Bir araya geldiğimiz Yaf Diesel Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Kanıcı, sektörün birçok alanında yatırımları bulunduğunu belirtiyor ve “Makine yedek parça ikmali ilk göz ağrımız ve ana is kolumuz. Bu sebeple zamanımızın ve yatırımlarımızın ağırlığı bu yönde olmaya devam edecek. Makine, elektrik ve yeni inşa tecrübelerimizi birleştirerek müşterilerimize sadece parça ikmali değil aynı zamanda denizcilik sektörünün birçok alanında danışmanlık da yapıyoruz” diyor Yusuf Kanıcı, sektöre ticari olarak 2008 yılında gemi yedek parçası ve ekipmanları ikmali ile giriş yapıyor.

 

Klasik yatların verdiği eşsiz duygu Klasik yatların verdiği eşsiz duygu

2000 yılından bu yana bizzat sektörün içinde olan Kanıcı, 4 yıllık gemi seyir tecrübesinden sonra tamire yöneliyor. Yanı sıra 4 yıl da Çin’de Türk armatörler için inşa edilen gemilere gözetmenlik de yapıyor. Yaf Diesel, bünyesinde kurulmuş 5 firma ile sektörün parca ikmali, makine tamir, gemi işletme ve yat kiralama alanlarında hızla büyümesini sürdürüyor. Kanıcı, başarılarını ise sattıkları hizmet ve ürünün, bilgileri ve tecrübeleri ile sonuna kadar arkasında durmalarına bağlıyor. Kanıcı, son derece özveriyle çalışan Yaf Diesel ailesinin bu başarıda çok emeğinin olduğunun altını çiziyor. Yaf Diesel’in sattığı ürün ve hizmetlerin sonuna kadar arkasında durmasını nasıl sağlıyorsunuz? Biz öncelikle mümkün olduğu kadar direkt fabrikalar ile çalışıyoruz.

 

Çünkü arada başka bir aracı firma olduğunda hem maliyetler artıyor hem de sattığınız üründen hiç bir zaman emin olamıyorsunuz, aracıya güvenmek zorunda kalıyorsunuz. Ancak bu şekilde ikmallediğimiz parçadan emin olup arkasında durabiliyoruz. Bizim sektörde üretici ile son kullanıcının direkt çalışması çok mümkün değil. Gerek üretici firmaların pazarlama departmanlarının olmaması gerekse son kullanıcının yaptığı alımların miktar olarak fabrikalar için yeterli olmamasından dolayı arada mutlaka bir yada birkaç aracı firma oluyor. Yaf  Diesel son kullanıcı ile üretici arasındaki tek köprüdür. Kısa ve sağlam bir köprü. Ben Yaf  Diesel’i kooperatif olarak görüyorum. Özellikle Türk armatörleri tarafından kurulmuş bir kooperatif. Onlara hizmet eden talep ve şikâyetlerine hem cevap veren hem de aracılık yapan bir kooperatif. Aslında Türk armatörleri tarafından kuruldu. Yaf Diesel’de, 2000 yılında ilk olarak gemilerinde çalıştığım Akbaşoğlu’nun hissesi vardır.

 

Birleşik Denizcilik, Akut Elektrik, Kınay Group, Yardımcı, özellikle Canbaz Denizcilik ve Gülnak Denizcilik’in hisseleri vardır. Tabi ki çalıştığımız diğer firmaların da... Ben her zaman bunu bilerek ve hatırlayarak takdir ettikleri sürece kaliteli ve dürüst hizmet olarak hisselerini ödemeye çalışıyorum. Bizim işimizi mükemmel yapmak için çok önemli bir sebebimiz var. Denize, müşterilerimize ve Yaf Diesel ailesine vefa borcumuz var. Yedek parça ikmalinde çok önemli iki unsur var: Kalite ve zamanında teslimat... Siz bu süreçleri nasıl organize ediyorsunuz? Kalite dediğinizde bizim aklımıza sadece yedek parçanın kalitesi gelmez. Kalite; doğru parça yada hizmeti zamanında ve doğru fiyat ile vermektir. Biz bu sebeple yurtdışında ofisler açıyoruz.

 

Biz, gerektiği zaman 24 saatte Uzak Doğu’dan Türkiye’ye gemiye teslimat yapıyoruz ve birçok defa bunu yaptık. Türkiye ve yurtdışı ofislerimizde çalışan arkadaşlarımız çok özverililer. Uçağa atlayıp parça ile birlikte çok defa 10-12 saatlik uçak yolculuğu yaptıklarını biliyorum. Tabi ki bu durum ağır parçalarda mümkün değil. Bunu da stok bulundurarak telafi ediyoruz. Turkiye stoklarımızda on binin üzerinde yedek parça bulunuyor. Kendimize ait özel antrepo ile hem stok maliyetlerini düşürüyoruz hem de çok hızlı teslimat yapabiliyoruz. Çin, Kore ve Japonya’dan her hafta düzenli olarak ikmaller yapıyoruz. Gümrük işlemlerinde de kendi teminatlı aracımız ve bünyemizdeki gümrük müşaviri ile gemiye kadar teslimi bizzat biz gerçekleştiriyoruz. Firmanızın Türkiye pazarına sunduğu, ön plana çıkan parça ya da ekipmanlarınız var mı? Elbette. Gemilerde çok önemli olan ve hemen hemen bütün limanlarda port state’lerin ilk olarak test ve kontrolünü istediği yangın alarm sisteminin sensörlerini test eden bir ekipmanımız var. YAF888 adını verdiğimiz bu ekipman, smoke heat ve flame sensörlerin testini yapıyor. Eskiden bu testler sprey, çakmak, saç kurutma makinesi gibi doğru olmayan yöntemlerle yapılıyordu. Artık port state’ler buna müsaade etmiyor.

 

Ayrıca sprey tüplerin içindeki sıvı bir süre sonra sensörlere zarar verip çalışamaz hale getiriyor. Bizim ekipmanımız kuru duman çıkarıyor ve bir tüp ile 5 bin defa test yapabiliyorsunuz ki buda bir gemiye uzun yıllar yeterli olur. Üç yıldır satışını yaptığımız bu ekipmandan müşterilerimiz gayet memnun. Fiyatı da markette bulunan benzer ekipmanların yarısından daha az. Üstelik üçayrı sensoru tek bir ekipman ile test edebiliyorsunuz. Bir de bizim shaft jeneratör bulunmayan sabit kanatlı pervaneli gemiler için makinenin on tarafından tahrik ile seyirdeki elektrik ihtiyacını ayrıca bir jeneratör çalıştırmadan karşılayan dolayısıyla tasarruf sağlayan bir projemiz var. Bunun benzeri birçok ekipman var tabi ki fakat bizim sistemin özelliği; makinenin 100 devre kadar olan devir değişikliklerinde stabil elektrik üretebiliyor, 500 devirde 380 V üretirken makine 450 devre düştüğünde de 380 V üretmeye devam ediyor. Ayrıca gemilerde çalışmayı kolaylaştıracak birçok ekipmanın satışında da Türkiye’de öncü firmayız. Son olarak 2018 ve sonrası için denizcilik sektörüne yönelik değerlendirmenizi almak isteriz…

 

Öncelikle ben yurtdışı ofislerimizden dolayı global pazarı da gözlemliyorum. Denizcilik sektörü olarak rakiplerimizin gerisindeyiz. Buna üzülüyorum. Fakat krizi birçok ülkeden daha iyi yönettik ve çok şey öğrendik. Öncelikle maliyetlerimizi düşürdük, çok uzun vadeli planların sektöre uygun olmadığını gördük. Türkiye’de sektörün ilerlemesi için daha çok paylaşmalıyız ve birlik olmalıyız. Ticari açıdan milliyetçi olmalıyız fakat maalesef yeteri kadar değiliz. Ben öncelikle armatörlerimizden ve sektör büyüklerimizden yerli firmaları desteklemelerini istiyorum. Genel olarak sektörden umutluyum. Bu yılın ilk çeyreğinde kötü değildi. İkinci çeyrekte daha iyi olacağını düşünüyorum. Önümüzdeki yıl krizden çıkmış olabilmeyi umut ediyorum.

7DENİZ DERGİSİ MAYIS-HAZİRAN 2018 SAYISI // RÖPORTAJ