İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası (DTO) Bodrum Şube Başkanı Orhan Dinç, Bodrum'un güzelliklerini yabancı misafirlerin de yaşamasını istediklerini belirterek, "Dünyanın en büyük ticari yat filosuna sahibiz. Bu topraklarda 250 yıldır yat imalatı devam ediyor." dedi.
Dünyanın birçok ülkesinden turistin tercih ettiği önemli turizm merkezlerinden Muğla'nın Bodrum ilçesi, mavinin bütün tonlarını barındıran koylarıyla ön plana çıkıyor. Turistler bu eşsiz koyları görmek ve keyifli bir tatil geçirmek için, her yıl ahşap Bodrum guletleriyle maviliklere yelken açıyor. El değmemiş koylar, görenleri adeta büyülüyor.
İMEAK Deniz Ticaret Odası Bodrum Şube Başkanı Orhan Dinç, Bodrum'un koylarının artık dünyanın her bölgesinde tanındığını söyledi.
Bodrum'un koylarının tanıtımını daha da artırmak için çalışma yaptıklarını aktaran Dinç, Fransa, Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde ciddi tanıtım programları olacağını, Rusya ile ilgili de iyi bir tanıtım stratejisi geliştirdiklerini dile getirdi.
"Yat imalatımızı dünya pazarına sunmaya çalışıyoruz"
Daha birçok ülkeyle çalışmaları olacağını vurgulayan Dinç, şunlar kaydetti:
"Bodrum'un doğal güzelliklerini yabancı misafirlere tanıtmak istiyoruz. Bodrum'un güzelliklerini yabancı misafirlerimizin de yaşamasını istiyoruz. Dünyanın en büyük ticari yat filosuna sahibiz. Bu topraklarda 250 yıldır yat imalatı devam ediyor. Böyle bir geleneğe ve kültüre sahip Bodrum gibi önemli bir merkezde, yat imalatımızı teknolojik şartlarda geliştirerek, dünya pazarına sunmaya çalışıyoruz. Ürettiğimiz teknelerle de gerek özel olarak gerekse mavi yolculuğumuzda deniz turizmine katkıda bulunmak istiyoruz."
"Turistler yerel kültürü tanımak istiyor"
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras da turizmi taşıyan ana temellerden birini de denizcilik sektörünün oluşturduğunu bildirdi.
Denizcilik sektörünün süngercilikle başladığına dikkati çeken Aras, şöyle konuştu:
"Cevat Şakir Kabaağaçlı ve arkadaşlarının teşvikiyle deniz turizmi başlamış. Gökova'nın keşfedilmesiyle beraber geleneksel ahşap teknelerle yapılan geziler, günümüzde artık mavi yolculukla anılıyor. Yıllardır da Bodrum'un en değerli markası olarak devam ediyor. Dünyanın birçok bölgesinden gelenler mavi yolculuğu tercih ediyor. Bu yolculuklar bizim geleneksel ahşap teknelerimizle yapılıyor. Çünkü onların dokusu ve denizciliği hep farklı. Dolayısıyla insanlara denizciliği yaşatıyor. Servis hizmetimiz de çok iyi. En iyi turizm personeliyle çalışıyoruz. Teknede çalışan kişiler aynı zamanda bölgeyi de iyi tanıdıkları için, gelen yabancı turistlerimiz yöreyi de tanıma şansı yakalayacaklar. Bizim asıl istediğimiz bu. Yabancı turistler geldikleri yerlerde yerel kültürü de tanımak istiyor. Denizcilik, ahşap yat imalatımız da bunun önemli bir faktörü."