İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO)Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, NTV’de yayınlanan ‘Bakış’ programında Noyan Doğan’ın sorularını yanıtladı.
Konuk olduğu programda Kızıldeniz’deki saldırılara ve saldırıların ticarete etkilerini anlatan Kıran, “Kızıldeniz dünyanın en önemli su yollarından bir tanesi. Üretimin çok önde olduğu Uzak Doğu ve tüketimin çok gelişmiş olduğu Avrupa kıtasını birbirine bağlayan en önemli su yolu. Bu su yolunun deniz trafiğine getirdiği kısalık dünyada deniz ticaretinin idamesi açısından son derece önemli” diye konuştu.
Kızıldeniz’de yaklaşık 24 bin civarında gemi geçtiğini söyleyen Kıran, “Dünya için çok önemli olan petrol gemileri, kuru yük gemileri, petrol taşıma tankerleri hep bu yolu kullanıyorlar. Çin’in Şangay Limanı’nda Hollanda’nın Rotterdam Liman’ına bir gemi bu yolu kullanmak yerine Ümit Burnu etrafından dolaşması halinde 3500 millik mesafe farkı oluyor. Kızıldeniz üzerinden 10 gün civarında süre kısalıyor. Hem zaman hem maliyet açısından önemli. O geminin 10 gün yakıt yakması maliyeti yükseltiyor” dedi.
"Navlunlar arttı, ekonomik hayat etkilendi"
Gemilerin rota değiştirerek yolu uzatmalarının navlunun da artmasına neden olacağını kaydeden Başkan Kıran sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemiz ihracatçıları için de çok önemli. Bu 10 günün getirdiği maliyetlere katlanmak kolay değil. Bu yolun açık kalması gerekiyor. Maalesef İsrail’in Filistin’deki saldırılarının neticesinde destek için Yemen’deki bir grup geçen gemilere füze saldırılarında bulunuyor. Amaç İsrail ilintili olan gemileri cezalandırmak. Şu ana kadar 19-20 saldırı oldu. Özellikle konteyner gemilerini vurarak yangın çıkarıyorlar. Amerika liderliğinde deniz görev gücü kuruldu. 12 ülkenin donanmalarının oluşturduğu görev gücü görev yapmaya başladı.
Büyük konteyner hatları ilk saldırıdan birkaç gün sonra seferlerini askıya alıp Ümit Burnu’ndan dolaşarak Avrupa’ya gideceklerini deklare ettiler. Bu navlunlara etki etti. Bir de sigorta boyutu var. O bölge ilave sigorta kapsamına alındı. Sigorta maliyetleri yükseldi. Şu anda ihracatçımız da ithalatçımız da etkilenmeye başladı. Navlunlar arttı. Ekonomik hayatı etkiledi.”
"2023 kabul edilebilir seviyelerde geçti"
2023’ün 2022 yılına göre sektör açısından daha iyi geçtiğini söyleyen Kıran, “Dünya deniz taşımacılığında küçülme olmuştu. Çin’in de devreye girmesiyle kuru yük ve tanker taşımacılığı için 2023 kabul edilebilir seviyelerde geçti. Konteyner piyasası çok sıkıntılıydı” diye konuştu.
2009 krizini hatırlatan Kıran, gemi inşa sanayinde 2009 krizinden sonra iki yol olduğunu belirterek şunları söyledi: “Ya evrim geçirecek, daha niş daha yüksek teknolojili alanlara yönelecek ya da çok ciddi sıkıntıya düşecekti. Gemi inşa sanayimiz ilk yolu seçti. İleri teknoloji olarak adlandırabileceğimiz yeni, modern gemiler üretmeye başladı ve o pazarda tutundu. Dünyada bu konuda at başı 3 ülke vardır: Çin, Kore ve Japonya. Bunlarla aramız çok açık. Çin daha ucuz. Kore ileri teknoloji ve büyük tonajlı üretebiliyor. Japonya kendi armatörüne hitap ediyor. Dışarıdan aldıklarıyla da sektörüne destek sağlıyor.”
2024 ve 2025 yıllarına ilişkin değerlendirme yapan Başkan Kıran şöyle konuştu:
“Alınan siparişler ve teslimatları 2024’te devam eder. 2025’te sıkıntı görünüyor. Maliyetler çok yükseldi, eleman açığı sorunu var. En önemli sorunlardan birini teminat mektuplarında yaşıyoruz. Yurt dışı finansman piyasası bankalarımızın teminat mektuplarını teyit etmiyorlar. Etseler bile yüksek maliyetlere katlanmak zorunda kalıyor tersanelerimiz.
"2024’te konteynerin zorlu şartlarda devam edeceğini düşünüyorum"
Yurt dışı bankalarının bizim bankalarla çalışma isteği konusunda sıkıntılar var. Çok güçlü firmalarımız var. Arkadaşlarımız kendi çözümlerini üretiyorlar. Hükümete de aktarıyoruz. Bunu çözersek siparişlerin arkası gelir. Elektrik bataryalı römorkör yapıyoruz. Feribot yapıyoruz. Kuzey ülkeleri talepkar ülkeler. Kalite isterler. Yüksektir standartları.
2024’te konteynerin zorlu şartlarda devam edeceğini düşünüyorum. 2021- 2022 yıllarında yapılan yüksek karlar vesilesiyle konteyner firmaları dünyada çok yüksek sipariş verdiler. Mevcut konteyner filosunun yüzde 26’sı kadar gemi siparişi var. Bunların çoğu 2024-2025’te teslim edilecek.
Konteynerciler neden bu kadar büyük siparişlere gittiler anlayamıyorum. O siparişler geliyor. Arz artıyor. Arz arttıkça mal taşıtanın alternatifleri artacak. Navlunlar orada düşük devam edecek.
Kuru yükte de 2023’e benzer ılıman bir yıl bekliyor. Yeni teknoloji henüz geliştirilmediği için karbon emisyonlarını sıfırlayacak makineler ve yakıtlar üretilmediği için kuru yük sahipleri tedbirli davrandılar. Kuru yük filosunun sadece yüzde 8’i kadar sipariş var.
Mevsimsel dönemlerimiz var. Hıristiyan dünyası için Noel dönemi var. Sonrasında Çin yıl başısı gelecek. Bunları atlattıktan sonra orada bir hareketlenme bekliyorum.”
7DENİZ