Liman

Net Sıfır Yolunda Yeşil Liman Sertifikası Yönetmeliği

Bildiğiniz gibi Türkiye’nin 22 Nisan 2016’da taraf olduğu Paris Anlaşması, ülkemizde 7 Ekim 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Kararı ile onaylanmış ve 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefi ilan edilmiştir.

Abone Ol

Yine AB Komisyonu tarafından yayınlanan, kendi üretimleri ile ithal edilen ürünlerin karbon fiyatını eşitlemeye yönelik Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması geçiş dönemi, 1 Ekim 2023 tarihi ile başlamış ve 2026 yılı itibari uygulanmaya başlanması beklenmektedir. Türkiye gibi ihracatının büyük bölümünü AB ülkelerine yapan ülkelerin düşük emisyonlu üretim sistemlerine geçmesi kaçınılmaz hale gelmiştir.

Bu hedef doğrultusunda ülkemizde birçok sektör için Yeşil Dönüşüm’e yönelik mevzuat çalışmaları yayınlanmaya başlamıştır.

Limancılık sektörün için de gemi ve yük operasyonlarından kaynaklanan çevresel zararların azaltılması ve enerji verimliliğin artırılmasını teşvik etmek için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’mız tarafından “Kıyı Tesislerine Yeşil Liman Sertifikası Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik” 18 Kasım 2023 tarihinde 32373 sayılı Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Bu yönetmeliğin geçmişine baktığımızda aslında Yeşil Liman Sertifikasyonu uzun zamandır ülkemizde uygulanmaktadır. Bu konuda ilk uygulama, o zamanki adı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın 02.10.2012 tarihli yazısı ile gerekli şartları sağlayan limanlarımıza Yeşil Liman unvanı ve sertifikası verilmesi ile başlamıştır. Daha sonra Bakanlığımız projenin daha etkin yürütülmesi ve ulusal sektör kriterlerinin belirlenmesi için TSE ile bir protokol imzalamış ve bunun devamında 04.05.2015 tarihli yazı ile uygulama esasları ve sektör kriterleri revize edilmiştir.

Bu konuda yönetmelik seviyesinde bir mevzuatın gerekliliği, bir süredir Bakanlık ve sektör temsilcileri arasında görüşülmekte olup nihayetinde yönetmelik geçen ay yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Önceki uygulamalardan farklı olarak en çok dikkat çeken konu, bu yönetmelik ile mevcut limanlarımız için Yeşil Liman Sertifikası gönüllük esasına dayanırken yeni kurulacak limanlar için bir zorunluluk haline gelmiştir. Yeni yapılacak limanlarımız ÇED başvuru esnasında bu yönetmelik gerekliliklerini sağlayacaklarına dair taahhüt sunması gerekmektedir. Bu taahhüttü sunmayan veya liman inşasını bu yönetmeliğe uygun yapmayan limanlarımıza gerekli izin belgeleri verilmeyecektir.

Yönetmelikte dikkat çeken bir diğer konu ise önceki uygulamalarda başvuru kriterleri arasında ISO 9001, ISO 14001, ISO 45001 (ISO 18001 yerine) belgeleri yer alırken yeni yönetmelik ile beraber ISO 14064-1 “Sera gazı emisyonlarının ve uzaklaştırmalarının kuruluş seviyesinde hesaplanmasına ve rapor edilmesine dair standart” ve ISO 50001 “Enerji yönetim sistemi” belgeleri de kriterler arasına eklenmiştir. Bu belgelerin Bakanlığın protokol imzaladığı “Yetkilendirilmiş Kuruluş” tarafından düzenlenmesi zorunlu kılınmıştır. Henüz Bakanlık bu konuda bir bilgilendirme yapmamış olup eski uygulamada olduğu gibi TSE ile protokol yapılacağı beklentisi vardır. Ancak birçok limanımız TÜRKAK tarafından akredite olmuş birçoğu uluslararası firma olan yetkili kuruluşlar ile hali hazırda bir belgelendirme süreci devam ettirmektedir. Belgelendirme süreci devam eden firmalar ile Bakanlığımızın bir protokol yapmaması durumunda limanlarımız Yeşil Liman sertifikası almak için sıfırdan Yetkilendirilmiş Kuruluş ile tüm bu belgeler için tekrar yeni bir döneme girmek zorunda kalacaktır.

Yönetmelikte diğer bir konu ise; yenilebilir enerji kullanımı teşvik etmek amacıyla Yeşil Liman gerekliliği olarak Limanlarımızın tükettikleri enerjinin en az %5’i kadarının yenilebilir kaynaklardan üretildiğinin kanıtlanması talep edilmiştir. Bunun için tedarikçilerden Yenilebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi (YEK-G) veya Uluslararası Yeşil Enerji Sertifikası (I-REC) belgelerinin temin edilerek idareye sunulması gerekmektedir. Bu konuda en önemli sorun bir üretim tesisin parçası olarak faaliyet gösteren limanlarımızın tesis ile ortak kullandığı alt yapıdan tükettikleri enerjilerin nasıl belirleneceğidir.

Yeşil Liman genel kriterleri arasında gemilere sahilden enerji verilmesi (Cold Ironing), elleçleme ekipmanlarının en az %50 ‘sinin elektrikli olması, iş makinalarının emisyonlarının azaltılması, yağmur sularının toplanması ve ayrıştırılması, hatıra ormanı oluşturulması, çöpkaparlar temin edilmesi, elektrik sarj istasyonları kurulması gibi önemli ölçüde yatırım gerektiren maddeler de mevcuttur.

İlgili yatırımların maliyetlerinin yüksek olması nedeni ile limanlarımız, bu yatırımları finanse edebilecek teşvik mekanizmasına ihtiyaç duymaktadır. Ek olarak Cold Ironing sistemi ile gemilere elektrik satışında, gemi tarafından talep zorunluluğu olmamasına bağlı olarak başta genel kargo limanları olmak üzere birçok limanımız için ekonomik bir geri dönüşü olmayacaktır. Ayrıca elektrik satışı için ülkemizde ayrıca bir mevzuat değişikliğine de ihtiyaç vardır.

Küresel iklim krizinin önlenmesi adına net sıfır hedefine ulaşmak için yeşil dönüşüm artık bir kaçınılmaz bir gerçek olup limanlarımızın da bu dönüşüme katkı vermesi için Yeşil Liman olması önemlidir. Bakanlığımız yayınladığı bu yönetmelik ile önemli bir adım atmış olmakla beraber limanlarımızın bu sürece daha hızlı dahil olabilmesi adına, belge ücretleri ve belge süre uzatması hakları yanında, başta yatırım teşvikleri olmak üzere, yönetmelikte heveslendirici ve kolaylaştırıcı değişimlere de ihtiyaç duyulmaktadır. 

Saip Onurhan Kadıoğlu

Toros Port Terminal Müdürü

Kaynak: 7DENİZ DERGİSİ