Balıkesir'in Marmara Adası ilçesinden yola çıktıktan sonra fırtınaya yakalanıp İmralı Adası açıklarında batan bin 250 ton mermer tozu yüklü gemideki mürettebatı arama çalışmaları gece boyunca devam etti.

Günün ilk ışıklarıyla birlikte havadan, karadan ve denizden arama çalışması başlatıldı. 456 personel ile yapılan aramalara Türkiye'nin en büyük arama kurtarma gemisi Nene Hatun, Kocaeli'nden gelen TSK'ya ait mayın arama gemisi, Kıyı Emniyetine ait 1 adet uçak, helikopter, çok sayıda sonar sistemleri ile donatılmış bot ile römorkör eşlik ediyor. Kayıp 6 mürettebatın yakınları ise çalışmaları kriz merkezinden takip ederek, mutlu bir haber gelmesini bekliyor.

İkinci kaptan oğluna "Batacak bu gemi" demiş

Marmaris'te balıkçı teknesi suya gömüldü Marmaris'te balıkçı teknesi suya gömüldü

Karacabey'in Kurşunlu Mahallesi'ndeki kriz merkezinde mürettebat yakınlarının umutlu bekleyişi devam ederken, geminin ikinci kaptanı Hasan Mehmet Uyanık'ın oğlu Abdullah Uyanık'a yola çıkmadan önce "Batacak bu gemi ama hayırlısı" dediği ortaya çıktı. Abdullah Uyanık, "Dün itibarıyla haber geldi. Daha sonra babamı aradım ama ulaşamadım. Evde bekliyorduk, sonra da buraya geldik. SOS uyarısı 06.32'de veriliyor ve sinyal 07.12'de kesiliyor. Bunun incelenmesini istiyorum. 40 dakikalık bir süreçte Marmara Denizi'nde nasıl ulaşamıyorlar. Burası Karadeniz değil, Akdeniz değil. Ben de 3 yıl gemilerde çalıştım. Tamam bu saatten sonra bir şey geri gelmeyecek ama sonrası için tedbir alınması gerekiyor" dedi.

Uyanık, sözlerine şöyle devam etti:

"Babam çok eski gemici. Gemicilikten kaptanlığa yükseldi. Yaklaşık en az 40 senesi var. En son yola çıkmadan birkaç gün önce iletişim kurdum. Sürekli 'Batacak bu gemi' diyordu. Eski gemi olduğu için ben bırak diyordum ama babam sevdiği için bırakmıyordu. Gemi çok eskiydi. Bu geminin ve buna benzerlerinin hurdaya ayrılması gerekiyor."