Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kurtama 19-20 Römorkörleri Teslim Alma Töreni’nde açıklamalarda bulundu. Konuşmasına yeni yıl temennileriyle başlayan Bakan Uraloğlu, “Her yeni yıl, umut dolu güzel yarınlara, yeni hedeflere ulaşılmamız için bizlere taze başlangıçlar ve yepyeni fırsatlar sunmaktadır. Şahsınızda şimdiden aziz milletimizin yeni yılını tebrik ediyor, tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum” dedi.

“Denizlerimiz mavi vatanımızdır”

Mukaddime yazarı İbni Haldun’un “Coğrafya kaderdir” sözlerini anımsatan Uraloğlu, “Kadim Anadolu ile birlikte bu toprakları çevreleyen denizlerimiz de bizim kaderimizdir.  Denizlerimiz mavi vatanımızdır ve bugün, Türkiye; bir deniz kaptanın oğlu olan Cumhurbaşkanımız liderliğinde gerek coğrafyamızın gerek dünya deniz ticaretinin geleceğini inşa etmektedir” ifadelerini kullandı.

Bakan Uraloğlu, denizcilikten sorumlu Bakanlık olarak hayata geçirdikleri tüm proje ve çalışmaların Türkiye’nin, uluslararası denizcilik arenasındaki yerini ön sıralara taşıyarak gurur verici başarılara yelken açtığının da altını çizdi. Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bugün denizcilikte öncü ülkeler arasında olan bir Türkiye’den bahsediyoruz. Deniz ticareti açısından baktığımızda, bin Groston ve üzeri Türk sahipli ticaret filomuz dünya sıralamasında 11. sırada. 2025 hedefimiz, bu başarıyı daha da ileri taşıyarak Türkiye’yi dünya sıralamasında ilk 10 ülke arasına çıkarmak.”

Elleçlenen yük 22 yılda 2,5 kat arttı

Limanlarda elleçlenen yük miktarı hakkında da bilgi veren Bakan Uraloğlu, “2023 yılında 525 milyon tona ulaşarak son 22 yılda yaklaşık 2,5 kat arttı. Konteyner taşımacılığı ise aynı dönemde 4 kat artarak 12,6 milyon TEU’ya yükseldi. Ambarlı, Kocaeli, Mersin ve Tekirdağ limanlarımız dünyanın en fazla konteyner elleçlenen 100 limanı arasında yer aldı” açıklamasında bulundu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından akredite edilmiş 105 eğitim kurumuyla uluslararası standartlarda eğitim verdiklerini anlatan Uraloğlu, 1 milyonu aşan amatör denizci ve 141 bin gemi insanı ile küresel denizcilik sektöründe nitelikli insan kaynağını güçlendirdiklerini kaydetti.

Bakan Uraloğlu, 38 ülke ile imzalanan ikili denizcilik anlaşması ile denizcilik alanında iş birliğini güçlendirdiklerini de vurgulayarak en son İspanya ile imzalanan denklik protokolü ile gemi insanlarının uluslararası pazarda daha geniş bir yer edinmesine imkân sağladıklarını bildirdi.

Boğazlarımızdan son 20 yıllık dönemde geçen gemi sayısı 1,9 milyon”

Denizlerde seyir, can, mal ve çevre emniyetine de büyük önem verdiklerini anlatan Bakan Uraloğlu, “Çünkü biliyoruz ki dünyanın en önemli boğazları olan İstanbul ve Çanakkale Boğazları’nın kontrolünü elinde tutan ülkemiz, Akdeniz ve Karadeniz Havzasındaki ülkelerin deniz ulaşımı ve uluslararası ticaret faaliyetleri açısından anahtar konumdadır” diye konuştu.

Bakan Uraloğlu, Türk Boğazlarının Karadeniz ve Akdeniz ekonomik havzaları başta olmak üzere tüm dünya için önemli bir suyolu ve enerji geçiş koridorlarından biri olduğunu belirterek yoğun gemi trafiğine ilişkin şu verileri paylaştı:

 “2024 yılı kasım ayı sonuna kadar İstanbul Boğazı’ndan 38 bin 141, Çanakkale Boğazı’ndan ise 42 bin 280 gemi olmak üzere 80 bin 421 gemi hareketi gerçekleşti. Böylelikle boğazlarımızdan son 20 yıllık dönemde geçen gemi sayısı 1,9 milyonu buldu. 11 ayda bu gemilerle 329 milyon tonu petrol gibi tehlikeli yük olmak üzere 959 milyon ton yük taşındı. Yıl sonunda 1 milyar tonu aşacağız.”

Son beş yıllık süreçte gemi boy gruplarında özellikle 250 metreden büyük gemilerin sayısında istikrarlı bir artış görüldüğünü belirten Uraloğlu, “Hatta daha geçen perşembe günü Karadeniz’e doğru seyir halindeyken İstanbul Boğazı Yeniköy önlerinde makine arıza yaşayan CORDELIA MOON isimli 274 metre boyundaki tanker büyük bir tehlike oluşturdu. Ama Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüze bağlı; kılavuz kaptanımız, KURTARMA-8 ve KURTARMA-10 Römorkörlerimiz olay yerine ivedilikle ulaşıp gemiye halat vererek tankeri emniyete aldı ve başarıyla Ahırkapı Demir Sahası’na demirletildi” dedi.

 “Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzü güçlendirecek yatırımları artırıyoruz”

Bakan Uraloğlu, tehlike arz eden durumlara karşı Bakanlık olarak Türkiye’nin denizlerinde seyir emniyetini, can, mal ve çevre güvenliğini artırmaya yönelik yatırımları tüm hızıyla sürdürdüklerini ifade etti.

Uraloğlu, “Gemi Trafik Hizmetleri Merkezlerimizi ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzü geliştirecek ve güçlendirecek yatırımları daha da arttırıyoruz. Çünkü ülkemizin deniz ticaretindeki büyüme stratejisi, denizcilik sektöründe uluslararası arenada daha fazla söz sahibi olmayı hedefliyor. Sadece ticari anlamda büyümeyi değil, aynı zamanda denizlerimizin güvenliğini, seyir emniyetini ve çevre koruma standartlarını da en üst seviyede tutmayı amaçlıyor” açıklamasında bulundu.

“2024 yılının ilk 11 ayında 225 operasyon ile 934 kişi kurtarıldı”

Bakan Uraloğlu, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün, görev ve sorumluluklarını en üst düzeyde yerine getirmek için sürekli olarak gelişen teknolojiye ayak uydurduğunu ve filosunu güçlendirdiğini ifade etti. Uraloğlu, “İstanbul Boğazı’ndan geçiş yapan 38 bin 141 geminin yüzde 61,3’üne, Çanakkale Boğazı’nda ise geçiş yapan 42 bin 280 geminin yüzde 51,5’ine yani toplamda 45 bin 176 gemiye Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüz tarafından kılavuzluk hizmeti verildi. Yine, 2024 yılının ilk 11 ayında 225 can kurtarma operasyonu ile 934 kişi kurtarıldı. Aynı dönemde, 25 gemi kurtarma operasyonunu da başarı ile icra ettik” dedi.

 “Filomuzdaki gemi sayısını 102’ye çıkardık”

Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü filosunun yeni gemilerle her daim genç ve geniş tutulmasının önemine vurgu yapan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

 “Bunu teminen Türk tersanelerinde inşa edilmek üzere 4 Adet Acil Müdahale Römorkörü ve 6 Adet Kılavuzluk Hizmet Botunun ihalesini bu yıl içinde yapmıştık. Bu kapsamda yer alan 2 adet römorkörümüzü, bugün hizmete almaktayız. Böylece filomuzdaki gemi sayısını 102’ye çıkardık. Kalan 2 adet römorkör ve 6 adet botumuzu ise 2025 yılında hizmete alacağız. Tüm bunların yanında 2 adet acil müdahale römorkörü, 6 adet kılavuzluk hizmet botu ile 16 adet çok maksatlı hızlı tahlisiye botumuzun ihalesini de inşallah 2025 yılında yapacağız.”

Römorkörler yerli inşa ve modern teknolojiyle donatıldı

Acil müdahale ve kurtarma operasyon kabiliyetlerinin artırılmasında etkin bir rol oynayacak olan bu yeni inşa edilen römorkörler ile Genel Müdürlüğün deniz güvenliği ve çevre koruma çabalarına önemli katkı sağlayacağını belirterek “Kurtarma 19 ve Kurtarma 20’nin katılımları ile daha da güçlenen filomuz, ülkemizin denizcilik alanındaki kararlılığını ve gücünü bir kez daha göstermektedir. Bu römorkörler, yerli inşa ve modern teknolojiyle donatılmıştır. Denizlerimizin tüm zorlu koşullarda bile çevresel hassasiyet ile insan hayatı için özverili bir şekilde görevlerini sürdüren uzman ve deneyimli personelimiz ile birlikte her türlü acil duruma 7/24 hazır bir şekilde hizmet vereceklerdir” açıklamasında bulundu.

Yeni inşa fiyatları 10 yılda yüzde 52 arttı Yeni inşa fiyatları 10 yılda yüzde 52 arttı

22 yılda 400 milyon dolar yatırım

Bakan Uraloğlu, son 22 yılda Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne 400 milyon dolar yatırım gerçekleştirdiklerini belirterek “Bu yatırımın deniz araçlarına yapılan kesimi 297 milyon dolar. Bu yapılan yatırımlara karşılılık ise sadece römorkörlerle 2024 yılında yaklaşık 135 milyon dolar gelir elde edilmiştir” dedi.

Bakan Uraloğlu, yerli römorkörlerin yanı sıra yerli elektronik fener, şamandıra, sinyalizasyon sistemleri ve radarlarla daha güvenli bir deniz trafiği sağlayarak filoyu ve teknolojiyi millileştirdiklerini kaydetti. Uraloğlu, “Gemi trafiğinden kaynaklı risklerin minimize eden akıntı ölçüm sistemimiz, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’yle birlikte 2017 yılında İstanbul Boğazı’nda kuruldu. Şimdi aynı sistemi Çanakkale Boğazı’nda da devreye alma aşamasına geldik. Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Sistemimizi ve radar ve elektro optik sistemlerimizi 2022 yılında yeniledik. Ayrıca bugün kullanmakta olduğumuz gemi trafik sistem radarlarının 8 adedini de ASELSAN tarafından geliştirilen radarlarla 3 yıl içerisinde millîleştireceğiz” şeklinde konuştu.

Uraloğlu ayrıca, deniz güvenliğini artırmak için Türkiye’nin dört bir yanında denizcilere yol gösterip ışık tutan 42’si tarihî olmak üzere 488 deniz fenerini de bir program dâhilinde restore ettiklerini kaydetti.

Geçen yılda acil müdahale römorkörleri Kurtarma 17 ve Kurtarma 18'i filoya kattıklarını anımsatan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:

“Denizciliğimizin ve gemi inşa sektörümüzün çok daha iyi konumlara gelmesi için hem ulusal hem de uluslararası arenada hep birlikte çalışıyor, çaba gösteriyoruz. Dünya pazarında rekabet üstünlüğüne ulaşmanın yolu teknoloji, Ar-Ge ve inovasyondaki üstünlükten geçiyor. Hamdolsun ülkemiz tersaneleri, rekabetçi modern tasarımlar ve trend gemilerle ön planda olmayı başarmıştır. Sektörümüzün projelere inovatif yaklaşımı, çevreci ve alternatif enerji kaynaklarını kullanabilen projeler konusunda yaptığı atılımları ülkemize olan ilgiyi artırmaktadır. Özellikle ülkemizde, ulusal ve uluslararası pazarlar için inşa edilen römorkörler dış pazarlarda ilgiyle takip edilmektedir. Gemi sanayimizin inovatif, çevreci ve alternatif enerji kullanma yeteneği ile rekabet gücü gün geçtikçe artmakta, ihracat kapasitesi ile de ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.”