İTÜ Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Beji, ʹAkıntıya kapılan en iyi olimpiyat yüzücüsü bile başaramazʹ dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Beji, Karadenizʹdeki boğulma vakalarına ˮçeken akıntıˮ ve sert dalgaların neden olduğunu belirterek, ˮÇok şiddetli bir akıntıya karşı koymak mümkün değil. Akıntıya kapılanın anında aynı yoldan geri dönmesi mümkün değil. En iyi olimpiyat yüzücüsü bile başaramazˮ dedi ve akıntıda ne yapılması gerektiğini anlattı.
Ramazan Bayramı tatilinde 46, bu hafta sonunda da 25 kişinin boğularak yaşamını yitirdiği Karadenizʹdeki dalga ve çeken akıntıya ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Serdar Beji, bu seneki boğulma vakalarının geçtiğimiz yıllara göre çok daha fazla olduğunu söyledi. Beji, dalga boyu 1,5 metreyi geçtiği zaman denize girilmemesi lazımˮ uyarısında bulundu.
Geçen yıl ramazanın yaz döneminin ortasına gelmesi nedeniyle insanların daha az denize girmesi ve çok sıcak olmaması gibi sebeplerden Karadenizʹde boğulma vakalarının az yaşandığını dile getiren Beji, ˮAncak bu yıl, Karadenizʹdeki boğulma olaylarında çok artış var. Yazın çok sıcak geçmesi, ramazanın geçen yıla göre erken bitmesi gibi nedenlerden çok fazla insan denize giriyor. Bu da bu yılki vakalarda artışa neden oluyorˮ dedi.
Boğulmaların yüzde 70ʹi çeken akıntı
Beji, Karadenizʹde çeken akıntının yanında dalgaların da boğulmalara neden olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: ˮKaradenizʹdeki boğulmaların yüzde 70ʹi çeken akıntıdan ancak bunun dışında da boğulanlar var. Karadenizʹdeki kuvvetli ve sert dalgalardan dolayı da boğulmalar yaşanıyor.
Karadenizʹin dalgaları hiçbir denizinin dalgasına benzemez. Dalga, 5 -6 metreye kadar çıkar. 2 metreden sonrası tehlikeli olmaya başlar. Dalga boyu 1,5 metreyi geçtiği zaman denize girilmemesi lazım. Dalga yüksekliği arttıkça da çeken akıntı oluşma olasılığı başlıyor. Dalga kırılmaya başladığı andan itibaren çeken akıntı olasılığı artıyor.
Akıntının rengi sarımtırak
Beji, denizin dip yapısında ince kum ve eğimlerin bulunması, kıyı yapısındaki farklılık, derinliğin yavaş yavaş artması gibi nedenlerin çeken akıntının oluşmasını sağladığını ifade ederek, denizin renginde kıyıdan açığa giden sarıya benzer bir kanal görüntüsünün olmasının çeken akıntı bulunduğunu gösterdiğini kaydetti.
Akıntının dipteki kumları ve çamuru kaldırarak açığa götürmesinin bu rengi oluşturduğunu dile getiren Beji, ancak bu rengin her zaman çok belirgin olmadığını anlattı. Beji, çeken akıntının özellikle Avustralya ve Amerikaʹda görüldüğünü, ancak o bölgelerde boğulma vakalarının yaşanmadığını kaydetti.
En iyi olimpiyat yüzücüsü bile başaramaz
Beji, Karadenizʹde yüzmek isteyenlerin çok dikkatli olması gerektiğini belirterek, şu uyarıları yaptı: ˮ4-5 saat sert rüzgar estiğinde denizde dalga olasılığı başlıyor. 1-1,5 metrenin üzerinde dalga gördüğünüzde, çok iyi yüzme bilmiyorsanız denize girmeyin. Çeken akıntı olmasa da sert dalgalar tehlikeli olabilir. Dalga da çeken akıntı riskini artırıyor. ʹAçılmıyorum, kıyıdayımʹ demek de yeterli değil. Çünkü, dalgalar kıyıda kırılır. Akıntı kıyıya yakın yerde başlar ve kişiyi alıp açığa götürür.
Çok şiddetli bir akıntıya karşı koymak mümkün değil. Akıntıya kapılanın anında aynı yoldan geri dönmesi mümkün değil. En iyi olimpiyat yüzücüsü bile başaramaz. Akıntıya direnmemek, paniklememek lazım. Panikleyen kişi, mücadeleye başlar. Çırpınma, boğuşma ve yorulma, sonuçta da suya batma oluyor. Kişi, mümkünse su yüzeyinde kalacak. Akıntı açığa götürecek. 20-30-40 metre de olabilir. 100 metre açığa da götüren akıntılar oldu. Su derinleştikçe akıntı zayıflar. Akıntının bittiği yerde, sağa ve sola doğru yüzerek bu kanaldan çıkabilir.ˮ
36 plajda cankurtaran var
İstanbul Büyükşehir Belediyesinden alınan bilgiye göre, 15 Mayısʹta başlayıp 15 Eylülʹde bitmesi planlanan cankurtaran hizmeti, 46 bin 100 metre uzunluğundaki 36 plajda veriliyor. Toplamda 431 cankurtaranla ( 36 cankurtaran şefi, 8 kaptan, 7 kaptan yardımcısı, 380 cankurtaran ) hizmet veriliyor.
Plajlarda 32 jet ski, 7 kurtarma botu, 13 ATV aracı ve 182 gözetleme kulesi cankurtaranlar tarafından kullanılıyor. Hizmet verilen 36 plajın tamamında plaj kurallarına ve tehlikelere ait bilgilendirme amaçlı tabelalar konuldu. Hizmet verilen plajlarda denize girilebilecek güvenli bölgeler bariyerlerle çevrildi.
10 yılda 32 bin 780 kişi boğulmaktan kurtarıldı
Cankurtaran hizmeti sayesinde son 10 yılda boğulma tehlikesi geçiren 32 bin 780 kişi kurtarıldı. 15 Mayıs-31 Temmuz arasında cankurtaran hizmeti verilen plajlar ise şöyle: ˮÇatalcaʹda Çilingoz, Karacaköy, Ormanlı ve Yalıköy plajları, Arnavutköyʹde Durusu Karaburun ve Yeniköy plajları, Eyüpʹte Ağaçlı, Sarıyerʹde Kısırkaya, Beykozʹda Riva Merkez, Riva Elmasburnu, Riva M.Y.O, Şileʹde Kızılcaköy, Sahilköy, Doğancılı, Alacalı, Sofular, Kumbaba, Ayazma, Ağlayankaya, Uzunkum, Akçakese, Kurfallı ve Ağva plajları, Kadıköyʹde Caddebostan1 ve Caddebostan2 plajları, Bakırköyʹde Çiroz ve Güneş plajları, Küçükçekmeceʹde Menekşe, Beylikdüzüʹnde Gürpınar, Büyükçekmeceʹde Kumburgaz ve Kamiloba (Celaliye) plajları, Silivriʹde Selimpaşa, Silivri, Çanta, Semizkum ve Gümüşyaka plajları.ˮ
7DENİZ