İMEAK DTO Mart ayı Meclis Toplantısı yönetim kurulu üyeleri ve şube başkanlarının katılımıyla gerçekleşti. İMEAK DTO Meclis Salonu’nda düzenlenen toplantı Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır başkanlığında yapıldı.
Mart ayı meclis toplantısı zabıtlarının oylamaya sunulması ile başladı. Ardından Ocak ayı nizamının ve 2019 yılı bilançosu ve kesin hesabın okunup onaylanması ile devam etti.
Toplantıya katılan Piri Reis Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Taner Berksoy, “Dünyada ve Türkiye’de Ekonomi Gündemi” isimli sunumunu gerçekleştirdi. Sunumuna dünyada ve Türkiye’de ne tür problemler olduğunu bakarak başlayacağına işaret eden Berksoy, üç farklı problemin hem dünya için hem de Türkiye için tanımlanabileceğini söyledi.
Dünyanın kısa vadeli sorunlarının başında en önemli olanlardan birinin Çin’de ortaya çıkan ve dünyaya yayılan koronavirüs salgını olduğuna belirten Berksoy, “50 bin kişi tedavi olarak hastalıktan kurtulmuş. Türkiye’de henüz koronavirüsün ortaya çıkmamasının en büyük nedeninin olabilecek her türlü önlemin alınması olduğunu dile getiren Berksoy, “Türkiye’yi çok fazla etkileyeceğini sanmıyorum. Ama dünyada ortaya çıktığı ülkelerde ciddi ekonomik sıkıntılar çıkarma potansiyeli var. Bu daha çok hizmet sektöründe olacak gibi görünüyor. Turizm sektöründe iptaller var” dedi.
‘Ekonomide ciddi sorunlar var'
Orta vadede hem Türkiye’nin hem de dünya ekonomisinin ciddi sorunları olduğuna işaret eden Berksoy, “Şu anda en ciddi sorun resesyonun geri gelme tehlikesi” dedi. 2008 yılında batıda yaşanan resesyonun en önemli özelliğinin kaynağının orası olması olduğunu belirten Berksoy, “2008 önemli. Çünkü dünyanın merkezinde olan bir şey. 2009 yılında etkileri azaldı ama bütünüyle 2008 öncesine dönmek pek de mümkün olmadı. Hala 2008 öncesine ulaşabilmiş değiliz. Bu anlamda da bir zafiyet var. Son dönemde de özellikle ABD’de ciddi bir durgunluk bekleniyor. Bu yılın sonuna doğru ciddi bir durgunluk gelebilir. Koronavirüsün en önemli sonuçlarından biri bu olur. İkisinin yan yana gelmiş olması ciddi bir sıkıntı yaratır” dedi.
Dünyada ve Türkiye’de kriz ve işsizlik konusundaki farklar
Türkiye ve benzer ülkeler ile gelişmiş ülkeler arasında önemli bir fark olduğunun altını çizen Berksoy, 2008 krizinin hem ABD’de hem de Avrupa’da işsizlik konusunda bir patlama göstermediğini belirterek, “Türkiye ekonomisinde ise esas sıkıntımız bu. İşsizlik artıyor” ifadelerini kullandı. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin hırsla biraz daha hızlı büyümek istediğine işaret eden Berksoy, “Ekonomiyi biraz hızlı büyütmek istiyorlar. Kendi kaynaklarıyla bunu yapamadıkları için borçlanmaya gidiyorlar. Bu dönemin en önemli özelliklerinden bir tanesi biz de borçlanma hem içerde hem de dışarıda. Hem kamu hem de özel alan için borçlanma çok hızlı ve ciddi bir şekilde artmış olması. Borç biriktiriyoruz. Enflasyonumuz hala hızlı. Belli bir zorlamayla aşağıya indirdik biraz ama son iki aydır tekrar yükselmeye başladı. Bu bizim temel sorunlarımızdan bir tanesi. İkincisi işsizlik var” diye konuştu.
Türkiye risk ile çalışan bir ülke
Türkiye’de risk olduğunun ve ekonomisinin yavaşladığının altını çizen Berksoy, “Bununla kastettiğim dışarıdan gelecek kaynak için tereddütle değerlendirilen bir ülkeyiz. Bu son dönemde daha da hızlı arttı. İki nedenden dolayı arttı. Kaynak girişi azalıyor. Kaynak girişinin azalması demek sonraki süreçte yavaşlamak anlamına geliyor. İki nedeni var bunu. Birincisi çok fazla seçim yapıyoruz. Sadece son birkaç yılda 4-5 tane seçim yaptık. Seçim demek ekonomiyi yöneten siyasetçileri kışkırtmak demek. Dolayısıyla peş peşe gelen bu seçimlerde biz ipin ucunu bıraktık. Bu dışarıda risk olarak algılanır. Risk olarak algıladıklarında bize gelecek malın fiyatını yükseltiyorlar. Türkiye riskle çalışan bir ülke. İkincisi bu riski besleyen çok önemli bir şey var. Biz savaşan bir ülkeyiz. Bütün özellikle savaşan bir ülkeyiz son bir senedir. Savaşan ülke risklidir. Para da, insan da gelmez. Savaşan hiçbir ülke ekonomik olarak büyüyemez” şeklinde konuştu.
Küreselleşme çözülüyor
Kısa vadede koronavirüsü gibi tehditlerini ekonomide dalgalanmalara neden olacağını belirten Berksyo,”Orta vadede sıkıntılıyız. Dünya da sıkıntılı. Uzun vadede ise en önemli sıkıntı küreselleşme çözülüyor. Yeniden ulus devletlere dönme gibi bir eğilim var. Özellikle orta Avrupa’da çok önemli duruşları var. Ulus devlete dönünce herkes kendi içine dönmüş oluyor. Küreselleşmekteki bağları kaybediyorlar. Ve bu bizim türümüzdeki ülkelerin kaynak kullanımı açısından ciddi bir risk. Milliyetçilik ve popülizm çok abartılı bir şekilde yükselmiş durumda.”
7DENİZ