Babu’l Mendeb krizi çözülüyor. Yemen’deki Husilerin İsrail’e karşı Hamas’a destek vermek için Kızıldeniz’in güneyindeki Babu’l Mendeb Boğazı’ndan geçen ticari gemilerini kasım başından itibaren hedef almasıyla başlayan kriz sonrası küresel denizcilik şirketleri rotayı Ümit Burnu’na çevirmişti. Konteyner başına ortalama maliyetlerin 700 dolar artmasıyla birlikte ABD’nin başını çektiği çok uluslu “Operation Prosperity Guard (Refah Muhafızı Operasyonu)” misyonu hafta sonu resmen göreve başladı. Kızıldeniz’e ilk geri-dönüş sinyali Maersk’ten geldi.
Yol uzadı, fiyatlar yükseldi
Danimarkalı denizcilik şirketi, gemilerinin OPG’ye bağlı savaş gemilerinin eşliğinde Kızıldeniz seferlerini yapmalarını kabul etti. Başta petrol devi BP ile küresel lojistiğin kritik isimleri MSC ve CGN olmak üzere, diğer global denizcilik şirketlerinin de Maersk’i takip etmesi bekleniyor. Ticari gemiler rotalarını Ümit Burnu’na çevirip yolu 650 kilometre uzatınca, özellikle Noel ve yeni yıl için Avrupa’ya gönderilen oyuncak ve hediyelik eşyaların kıtaya ulaşması gecikmiş; konteyner başına ortalama 700 dolar eklenmesinden dolayı da ürünlerin piyasa fiyatları zorunlu olarak yükselmişti.
ABD, başını çektiği çok uluslu OPG’de şu an 6 ülkeyle (Birleşik Krallık, Norveç, Hollanda, Yunanistan, Kanada ve Avustralya) birlikte hareket ediyor. Kuruluşunda “Varım” diyen Fransa, İtalya ve İspanya, “bir NATO ya da AB görevi olmadığı sürece ABD komutası altında olmayacağını” açıklayarak hafta sonu OPG’den çekildi.
İki bölge ülkesi, Suudi Arabistan ile Mısır da, bir Müslüman ülkeye savaş açan taraf gibi görünmemek için OPG’de yer almayacağını açıkladı. Bu resmi açıklamalara rağmen Ortadoğu basını, bölgede bulunan 12 ülkeye ait 35 savaş gemisinin hazır kıta beklediğine dikkat çekti. El Cezire, “Bu gemiler, Babu’l Mendeb Boğazı’na 24 saatten daha kısa sürede ulaşabilecek konumlarda.
ABD'nin başını çektiği operasyona 7 ülke katıldı
Afrika ve Arap kıyılarındaki ulusların limanlarında da en az bir o kadar gemi var. Bu gemilerin çoğu, Hamas saldırılarının yapıldığı 7 Ekim'den önce zaten bölgedeydi.” Aslında Birleşik Görev Gücü 150 (CTF-150) adlı çok uluslu askeri oluşum, 1990 yılından bu yana, bölgede korsanlıkla mücadele ediyordu. Çoğunlukla Batılı olmak üzere, Suudi Arabistan, Pakistan, Tayland, Singapur ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 30'dan fazla ülke CTF-150’ye katıldı ve genellikle 3 ila 4 ayda bir rotasyonla en az 4 savaş gemisi bölgede görevdeydi.
2022'de görevi, yeni bir güç olan CTF-153 devraldı. Gazze'deki son savaş başladığında, kuvvet ABD destroyerleri USN Carney ve USN Mason, Japon destroyer JDS Akebono ve Güney Kore destroyeri ROKS Yang Man Chun'dan oluşuyordu. ABD, aralık ayı başında 20 ülkeden oluşan OPG’yi kurmak istedi. Ancak ay ortasında yola 10 ülke ile çıkıldı. 3 AB ülkesi de sonradan çekilince, OPG 7 ülkeyle yoluna devam ediyor.
“Küresel kapitalist sistem, deniz nakliyatı güvenliği üzerine kurulu”
Dünya.com'dan Emre Ergül'ün haberine göre, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Atay Akdevelioğlu, Refah Muhafızı Operasyonu misyonunun "muhtemelen" başarılı olacağı değerlendirmesinde bulundu: “Misyonun acil amacı İsrail'in korunması. Daha uzun vadede (amaç) tıpkı Somalili korsanlar örneğinde olduğu gibi, bölgedeki deniz ticaretini güvence altına almak çünkü Batı sistemi, küresel kapitalist sistem, deniz nakliyatının güvenliği üzerine kurulu aslında." Akdevelioğlu, ABD'nin Husilere direkt saldırması ve Yemen'in savaşa sürüklenmesi ihtimalinin olup olmadığına ilişkin soru üzerine, "Hayır, zannetmiyorum. Husilerin yarattığı tehdit, aslında verilen cevap kadar ciddi değil" dedi.
İsrail’deki limanlar durdu!
Yemen'deki Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, 14 Kasım'da televizyondan yaptığı açıklamada, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu. İsrail'in güneyindeki Eilat Limanı'nın Genel Müdürü Gideon Golber, Yemen'deki Husilerin Kızıldeniz'de kendileriyle bağlantılı veya işbirliği içinde olan gemilere yönelik saldırılarının başlamasından bu yana limanın faaliyetinin yüzde 85 azaldığını belirtti.