Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), küresel deniz taşımacılığı kaynaklı sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik tarihi bir anlaşmaya imza attı. Yeni çerçeve anlaşma, sektörün 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmasını hedefliyor ve 2027 yılında yürürlüğe girecek zorunlu yakıt standartları ile karbon fiyatlandırma mekanizmasını içeriyor.
Birleşmiş Milletler'e bağlı Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün (IMO) Deniz Çevresini Koruma Komitesi toplantısında kabul edilen düzenleme, 5.000 groston üzerindeki büyük gemileri kapsıyor. Bu gemiler, dünya deniz taşımacılığı kaynaklı karbondioksit emisyonlarının yüzde 85’inden sorumlu.
IMO Genel Sekreteri, “MARPOL Ek VI’ya yönelik net sıfır emisyon çerçevesini zorunlu kılan taslak değişikliklerin onaylanması, iklim değişikliğiyle mücadelede ve denizcilik sektörünü modernize etmede önemli bir adımdır” açıklamasında bulundu.
Zorlu müzakereler sonuç verdi
Londra’da gerçekleştirilen müzakereler, aylar süren yoğun görüşmelerin ardından sonuçlandı. Aralarında ABD’nin de bulunduğu yaklaşık on iki ülke çerçeveye karşı çıkarken, öneri nihayetinde oylamaya sunuldu ve çoğunluk oyuyla kabul edildi.
Çift yönlü yaklaşım: Yakıt standardı ve karbon fiyatlandırması
Yeni çerçeve, gemi yakıtlarının sera gazı yoğunluğunu yıllar içinde kademeli olarak düşürecek küresel bir yakıt standardı getiriyor. Ayrıca yüksek emisyonlu gemilerin aşırı kirlilik için ödeme yapmasını gerektiren bir karbon fiyatlandırma mekanizması da uygulamaya konacak.
Belirlenen sınırları aşan gemiler, emisyonlarını dengelemek amacıyla “düzenleyici birim” satın almak zorunda kalacak. Sıfır ya da sıfıra yakın emisyonla çalışan gemiler ise finansal teşviklerden yararlanacak. Bu sayede deniz taşımacılığında temiz teknolojilere geçişin piyasa temelli bir teşvikle hızlanması hedefleniyor.
Gelişmekte olan ülkeler desteklenecek
Karbon fiyatlandırmasından elde edilecek gelirler, IMO Net-Sıfır Fonu’nda toplanacak. Bu fon; gelişmekte olan ülkelerde yenilik, araştırma, altyapı ve geçiş projelerini destekleyecek. Ayrıca, iklim krizinden en fazla etkilenen küçük ada devletleri (SIDS) ve en az gelişmiş ülkeler (LDCs) için olumsuz ekonomik etkileri azaltmaya yönelik kullanılacak.
Sıradaki adım: Ekimde onay, 2027’de yürürlük
Taslak düzenlemeler, 2025 yılı ekim ayında yapılacak IMO oturumunda resmen kabul edilirse, 2027 itibarıyla yürürlüğe girecek. Bu geçiş süreci, sektörün yeni gerekliliklere uyum sağlaması ve alternatif yakıt teknolojilerine yatırım yapması için bir fırsat sunacak.