Emekli Tuğamiral İlker Güven, Türkiye’nin deniz politikaları ve Ege ile Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin stratejik ve jeopolitik avantajlarını kullanmakta geç kaldığını belirten Güven “Uluslararası hukuk kıta sahanlığına, adalardan daha fazla avantaj sağlamaktadır. KKTC ve Türkiye’nin hak ve çıkarları doğrultusunda, Doğu Akdeniz’deki mavi vatanımızın korunması için, öncelikle kıta sahanlığımızı ilan etmeliyiz. Politik ve askeri alanda da daha güçlü duruma geliriz” dedi.

 

ZORUNLU HALE GELDİ

Türkiye’nin KKTC ve Doğu Akdeniz’de bulunmasının Ege’deki hak ve çıkarlar için avantaj sağladığını vurgulayan Güven şöyle devam etti: “Doğu Akdeniz, politik ve askeri olarak tırmanma ve kaynama durumunda. Mavi vatanımızın korunması için uluslararası hukukun tanıdığı esaslar içinde, egemenlik alanımızın ilanı zorunlu hale gelmiştir. Böylece Ege’de ABD desteği ile Yunanistan tarafından haksız olarak, mavi vatanımızından gasp edilmeye çalışılan 100 bin kilometrekareye varan alanımızı korumuş olacağız. Kıta sahanlığımıza dayanarak, gecikmeden MEB (münhasır ekonomik bölge) de acilen ilan edilmelidir. Egemenlik alanımızın ilanı ile aktif politika uygulanarak, Yunan ve Rum çetesini aktif politik durumdan savunma durumuna sokarsak, uluslararası arenada haksız duruma getirmiş oluruz.”

Kıbrıs’ta İngiltere’nin deniz ve hava üsleri olduğuna dikkat çeken Güven şunları söyledi: “Fransa da üs almak üzeredir. ABD de daimi üs kurmak için çalışmaktadır. Türkiye’nin de stratejik ve jeopolitik gereksinimi olan, askeri harekat amaçlı KKTC’de, deniz ve hava üslerine ihtiyacı vardır. Maalesef bu konuda da, herhangi bir politik ve KKTC toprağında aktif bir çalışma görülmemektedir. Askeri harekat için zorunlu olan deniz ve hava üslerinin, bir an önce hayata geçilmesi son derece önem arz etmektedir. Bu hamlelerden sonra Libya, Mısır, Suriye ve Lübnan ile diplomatik ilişki kurularak, Rum ve Yunan’ın haksız ilan ettikleri MEB’ler ile Libya, Mısır, Suriye ve Türkiye’nin kayıplarının geri alınması sağlandığı gibi, politik bir güç de kurulmuş olur.”

Yoğun nem deniz trafiğinde görüş mesafesini düşürdü Yoğun nem deniz trafiğinde görüş mesafesini düşürdü

Yunanistan’ın ve GKRY’nin ticari deniz gücünün Türkiye’den fazla olduğunu ifade eden Güven sözlerini şöyle sonlandırdı: “Türkiye’nin de zaman kaybetmeden Deniz Bakanlığı kurarak bu gücün gelişmesi için çaba harcaması gerekir. Okyanuslarda dolaşan ticari bahriyenin savunmasını, güçlü bir deniz kuvvetinin sağlayacağı asla unutulmamalıdır. Yani ticari bahriye güçlendikçe, stratejik ve jeopolitik gereksinim nedeniyle güçlü bir donanma ihtiyacı da kaçınılmazdır.”

Editör: Haber Merkezi