Geçen hafta 17 Ekim tarihinde İzmirʹde merkezi İstanbulʹda bulunan Turyol firmasının ʹLÜTFİ KAPTANʹ adlı gemisinde gemici olarak görev yapmaya başlayan Mehmet Güler, başından geçen olayları anlattı ve Lütfi Kaptan adlı geminin kaptanı Veli Dede hakkında kendisine karşı kötü davrandığı iddiasında bulundu. Mehmet Güler olayları şöyle anlattı: İşe yeni başlamama rağmen üzerinden 2 gün geçmişti ki, makine dairesindeki makinelerin sayaçları ile ilgili bir sayacın sayısını yanlış yazmamdan dolayı kaptan tarafından ağıza alınmayacak şekilde hakarete uğradım. Bir sonraki gün, güvertede camların silindiği sırada camın kenarından yere akan suyun yolcular tarafından yere düşme tehlikesi yaratacağından kenarda bulunan paspas ile yerdeki suları temizlemekteydim. Kaptanın bu olayı görmesi üzerine ʹBen sana diğer paspasla yapacaksın demedim mi? ʹ diyerek önce bağırmaya, daha sonra da yine hakaret etmeye devam etti . Bunun üzerine ben ʹSizinle bu şekilde çalışmak istemiyorum sürekli hakaret ediyorsunuz gemi adamı cüzdanımı ve sağlık raporumu almak istiyorumʹ dedim ve aşağıya kamarama indim. Arkamdan kamarama gelerek hakaretlere devam etti ve ʹ gemiden bu şekilde kolay ayrılamazsın.  Ayrılanların kafasını gözünü kırdım öyle gönderdim. Seninde kafanı gözünü kırarım ʹ diyerek bana tehditler savurdu. Ben bu olay karsısında yine ʹ sizinle bu şekilde çalışamamʹ diyerek kaptana tekrar bildirdim. Bir başka gün gemide çalışmakta olan Ergün isimli tecrübeli gemici sabah saatlerinde kahvaltı yaptığım sırada mutfağa gelerek bana ʹKaptanla konuştum evraklarını bugün alıp gidebileceksinʹ dedi ve yukarı çıktı. Tekrar aşağıya geldiğinde kahvaltımı bitirip bulaşıkları yıkayacağım sırada geminin seyrinin yaklaştığını üzerimizi değiştirip yukarı çıkmamızı istedi ama benim makina dairesinde kalıp makine dairesindeki temizliğimi bitirmemi aksi taktirde evraklarımı alamayacağımı, iş ne zaman biterse o gün evraklarımı alabileceğimi söyledi. Ben makine dairesinde kalıp temizliğe devam ettim. Makine dairesi sıcak olduğu için sürekli terliyorum ve yoruluyorum. 15-20 dakikada bir işimi bırakıp ya güverteye çıkıp hava alıyorum ya da mutfakta oturuyorum. Seyrimizin birinci kısmı bittiğinde diğer seyir için 15 dakikalık bekleme süremiz oldu. Bu sırada ben makina dairesinde temizliğe devam ederken kaptan, Ergün ve yanında tanımadığım birisiyle makina dairesine geldi. Ben işimi yaparken kaptan yanımdaki temizlik malzemesini sinirli bir şekilde alarak bu iş böyle yapılır diyerek bağırmaya ve hakaret etmeye başladı. Ben Ergün’e dönerek ʹSürekli bağırıyor ve hakaret ediyor sizinle bu şekilde çalışmak istemiyorum. Gemi adamı cüzdanımı ve sağlık raporumu artık istiyorumʹ dedim. Bu sırada kaptan yanımdaydı bu söylediklerimi duydu ve ʹBen sana buradan böyle kolay gidemeyeceksin bu iş bitmeden gitmek yokʹ diyerek tekrar bağırmaya başladı ve vurmaya başladı. Bana vurmaya başladığı sırada dengemi biraz kaybettim ve makina dairesindeki pervanelerin dönmesini sağlayan şafta düşüyordum. Bana aralıksız vurmaya devam etti. Orada bulunan gemici arkadaşlar kaptanı kontrol etmekte zorlandılar. Kaptanı tuttukları sırada kaptan sakin olduğunu ve bana bir şeyler söylemek istediğini söyleyerek arkadaşların yanından yanıma gelerek tekrar bağırmaya başladı ve tekrar ağır bir şekilde kafama ve çeneme vurdu. Boğazımı sıkarak nefessiz kaldım ve az daha bayılacaktım. Arkadaşlar tekrar kaptanı yanımdan çektiler ve seyir yaklaştığı için yukarı kaptan köşküne çıkardılar. Ben gemiden ayrılacağımı tekrar söyledim Ergün isimli tecrübeli gemiciye. Gemiden ayrılırken evraklarımı aldım. Önce liman başkanlığına gidip şikayette bulundum. Onlar karakola gidip davacı ve şikayette bulunmam gerektiğini söyledi. Karakolun isteği üzerine İzmir Alsancak Devlet Hastanesiʹnden darp raporu alıp karakola tekrar gelerek İfademi verdim . Darp raporu karakolda ifademin aslında bulunmaktadır. Makine dairesinde bulunan kameralar olayı kaydetmiştir. 7DENİZ
Editör: TE Bilisim