Beykim Petrolcülük, Gemi İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Gönç Beyli ile yaptığımız söyleşiye, şirketin 1970'li yıllara kadar uzanan hikayesi ile başlıyoruz. Sonrasında biraz Beykim'in mevcut durumunu konuşuyor, biraz sektör değerlendirmesi yapıyor ve biraz da piyasaların yakın gelecekte olası halini masaya yatırıyoruz. Beykim Petrolcülük'ün kuruluş tarihi 1985 lakin şirketin 1970'li yıllarına kadar uzanan bir hikayesi var. Babam ve ortağı işe Kuruçeşme'deki petrol istasyonunu kurarak başlıyor.

O dönemde var olan petrol krizini deniz yolu ile aşmak için tanker yapıp başlıyorlar çalışmaya. Yaklaşık 15 yıllık serüven sonrasında ortaklık bozuluyor ve babam Beykim Petrolcülük'ü kuruyor. 32 yıldır sürecimizde pek çok işle uğraştık ve uğraşmaya da devam ediyoruz. Konteyner hariç, tanker, kimyasal tanker, kuru yük gibi alanlarda faaliyet gösterdik. Grubumuzun altında bir tane sigorta şirketimiz, bir tane kimyasal hammadde ticareti yapan bir şirketimiz ve bunlar haricinde turizme dönük oluşumlarımız var. Denizcilik sektörü bazında şuanda kimyasal tanker segmentinde aktifiz. 5 tane paslanmaz çelik kimyasal tankerimiz var. Tüm gemilerimiz Türk bayraklı. Yaklaşık 32 bin DWT'lik kapasiteye sahibiz.

Peşi sıra sizden bir Türkiye değerlendirmesi alabilir miyiz? 12 Nisan'da düzenlenen Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı'na Suat Hayri Aka gelmişti. Orada yaptığım konuşmada İngiltere Deniz Ticaret Odası'ndan aldığım bilgilere göre Türkiye'nin ulusal bayraklı gemi sıralamasında 14. sırada olduğunu görüyoruz. Yabancı bayraklı gemi sayısı 984. Toplamda ise 1535 gemisi var. 29 milyon 751 bin de DWT. Bunun kırılımına baktığımızda, ham petrol ve ham ürün tankeri 72 adet, gaz tankeri 7 adet, kimyasal tankerleri 76 olmak üzere toplamda 155 tankeri bulunuyor. Kimyasal tankerler ayrıca belirtilmemiş ama sayı itibarı ile daha fazladır. Sonuçta kimyasal tankerler tonaj açısından daha az yük taşırlar fakat aynı zamanda daha değerli ürün taşıdıkları için tonajları daha düşüktür.

Ülkemizin 14. sırada olmasının sebepleri neler? Sektörün hangi sıkıntıları ilerlemenin önünde duruyor?

Sektör gelişiminin önünde duran sıkıtılar mevcut. Türk armatörleri olarak yalnızız. Devletin farklı kulvarlardaki sektörlere sunduğu olanak ile biz denizcilere sunduğu olanaklar aynı değil. Mesela personel eğitim sıkıntımız bulunuyor. Sonuçta tankerde çalışan personelin daha eğitimli olması lazım ama böyle bir imkan sağlanmıyor. Bu en büyük sıkıntılarımızdan biridir. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımız var olmasına var. Ancak başlı başına, sadece denizcilik sektörünün sorunlarını ileteceği, sektörün önünü açacağı bir oluşum tam anlamıyla değil. Denizcilik sektörü, hava ve kara sektörlerinden farklı. Bambaşka bir yapısı, bambaşka prosedürleri olan bir sektör. Yapılan harç zamları bizi zor durumda bırakırken verilen teşvikler eriyor, gidiyor. Ayan beyan ortada duran bir diğer nokta da gemi personelinin SGK primlerinin fazlalığı. Bu da belimizi büken hususlar arasında. Türk Bayrağı'ndan çıkışın, yabancı bayrak altına girmenin en önemli nedenlerinden bir tanesi. Bir tarafta tankerde çalışan personelin yüksek maaşı ve sigorta primlerinin yüksekliği, diğer tarafta da devletin yetersiz desteği bizim için büyük bir sorun durumunda.

Türk Bayrağı'ndan çıkışın ülkemize ve sektöre yansıması nasıl?

Türk Bayrağı ile çalışmak aslında stratejik bir olaydır. Bakın Rusya Suriye'ye girdi ve Türkiye'den gelip dökme yük gemisi alıp kendi bayrağını astı. Bu şekilde rahat hareket etme imkanına sahip oldu. Bu şu demek; ne kadar kendi bayrağında gemin olursa o kadar güçlü olursun denizlerde. Biz bunu daha devlet olarak yapamadık. Bu noktada istediğimiz de tam olarak teşvik değil. Sadece bizim önümüzü açacak ve bize engel olmayacak düzenlemeler yapılsın yeter. Peki, bu konuda sektör olarak girişimlerinizin olumlu bir geri dönüşü olmuyor mu? Devlet bu konuya uzak değil ama öncelik bakımından ilk sıraları alamıyoruz. Turizmdeki krizi aşmak için yapılan girişimler arka arkaya açıklanıyor. Bizim sektörde yapılanlara baktığımızda çok yavaş ilerliyor. Örneğin Koster Projesi… Kaç senedir devam ediyor. Devletimiz ilgilenmesine ilgileniyor ama bu genel olarak denizcilik sektörü için yeterli değil. Şunu da belirtmek isterim, denizci kimliğe sahip Başbakanımız ve bakanlarımız ile önümüzdeki sürecin çok farklı olacağına da inancımız tam.

Biraz personel eğitimlerine değinebilir miyiz?

Personele verdiğimiz ilk eğitimler haricinde online bir eğitim ve değerlendirme sistemimiz mevcut. Gemilerimizde rutin denetimlerimiz var. Bu denetimlerde psikanaliz tekniğiyle değerlendirdiğimiz testlerimiz bulunuyor. Hem iş bilgisini değerlendiriyor hem de ruhsal durumunun nasıl olduğunu anlıyoruz. Denizcilik hem teorik hem pratik hem de beceri gerektiren bir meslek. Bu yüzden değerlendirme kriterlerimiz hayli fazla.

Türk denizciliğin önümüzdeki seyri sizce nasıl olacak?

2008 yılına kadar emtia fiyatları yükseldi, konut fiyatları arttı, kriz oldu. Sonrasında emtia fiyatları düştü, 110 Dolar olan petrol 48 Dolar'a kadar indi. Dünya ticaretinde öyle büyük bir beklenti yok zaten. Dökme tarafında çok büyük bir kriz var. Tanker tarafında ise enerji ihtiyacını karşılamak için insanlar artık yenilenebilir enerjiye dönmeye başladığından dolayı bizi biraz etkileyen durumlar oluştu. Sonuç olarak biz emtia kimyasal taşıyarak enerji ihtiyaçlarını karşılıyorduk. Beklentim kimyasal tarafta işlerin bir şekilde devam edeceğidir. Sonuçta nüfus arttıkça bu seferde ev içi ihtiyaç malzemeleri karşılamak için tanker tarafından talep devam edecek. Ama bu ham petrolden olmaz, doğalgazdan olur, onu tam bilemiyoruz.

Ham petrol ürünleri açısından detaylı bir çalışma yapmadık ama rafineri yerleri değiştiği için, yani Avrupa'dan doğuya taşındığından dolayı artık bitmiş ürün ticaretinin artacağını düşünüyoruz. Dünya ekonomisine bağlı olarak bir artış olacaktır fakat yenilenebilir enerji kaynakları ile kendini amorti edecektir. Bitmiş ürünler, kimyasal tanker gibi alanlarda artış bekliyoruz. Bunu da büyük devletlerin para politikasını öngörerek söylüyorum. Beykim Petrolcülük, önümüzdeki süreci nasıl planlıyor? Kendi çabalarımıza ve işlerimize göre hareket ettiğimiz için fırsatlara ve işe göre gemi alıyoruz. Bu zamanlarda sadece zamanı gelmiş gemilerde yenileme yapmayı düşünüyoruz. Yeni gemi almayı şimdilik düşünmüyoruz. Ani büyüme tarzında girişimlerimiz olmayacak.

CENGİZ TEPEBAŞ - 7DENİZ

Editör: TE Bilisim