Bölge, dünyaca ünlü 'Altın Boynuz' olarak tabir edilen Haliç kıyısı ve meydanları ile sürdürülebilir bir bütünlük içinde yüzyılların ardından halkla yeniden buluşuyor. Tersane İstanbul Projesi, müzeleri, kütüphaneleri, yeşil alanları, meydanları, kıyıları, kültür-sanat faaliyetleri ve açık yaşam alanlarıyla Türkiye ve dünya turizmi için yepyeni bir destinasyon olarak sahneye çıkıyor.

 

Osmanlı İmparatorluğu'nun eğitim, kültürel ve askeri amaçlarla kullandığı Haliç kıyısındaki "Tersane-i Âmire"ye ait 250 dönümlük Camialtı ve Taşkızak tersane bölgelerini, 600 yıllık tarihinde ilk kez halka açan Tersane İstanbul Projesi'nin temeli 23 Şubat Cumartesi günü düzenlenen törenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atıldı. Temel atma törenine iş ve sanat dünyasının önde gelen isimleri de katıldı.

Döneminin en büyük endüstriyel denizcilik merkezlerinden biri olan bölge, Tersane İstanbul Projesi ile tarihi mirasa saygılı hassas stratejilerle geçmişin izlerini geleceğe taşırken, yüzlerce yıl aradan sonra dünyada Altın Boynuz olarak bilinen Haliç'te denizle halkı yeniden buluşturuyor. Ulusal ve uluslararası düzeyde en seçkin mimarlar, restorasyon uzmanları, kent plancıları, tarihçiler, sanat tarihçileri, arkeologlar, geoteknik uzmanları, peyzaj mimarları ile işbirliği yapılan Tersane İstanbul, kültürel zenginlikleri ve derin bir mirası Türkiye ve dünya vitrinine çıkaracak. Küresel düzeyde son dönemlerin en büyük, en kapsamlı ve en prestijli restorasyon ve rekreasyon projelerinden biri olan Tersane İstanbul'un, UNESCO'nun evrensel ilkelerine uygun bir şekilde, sürdürülebilir kültürel mirası koruyarak geliştiren, geçmiş ile bugünü doğru mimari tasarım ve uygulamalarla birleştiren, dünya çapında örnek bir proje olacak.

Çanakkale Boğazı'nda karaya oturan tekne kurtarıldı Çanakkale Boğazı'nda karaya oturan tekne kurtarıldı

 

İSTANBUL'UN TURİZM HEDEFİNE KATKI SAĞLAYACAK

 

Dünyanın sayılı kültür, sanat, denizcilik, etkinlik, ticaret ve yaşam alanlarından biri olacak Tersane İstanbul Projesi'nin yapım aşamasında toplam 4.000 kişi istihdam edilecek. Projenin hizmete açıldıktan sonra 5.000 kişiye istihdam sağlayacağı öngörülürken, Tersane İstanbul'un ilave yabancı turist çekmesi de bekleniyor. Tarihi sit alanının tarihi nitelikleri korunarak, kentsel, sosyal ve ekonomik dönüşümün bir arada yürütülmesi hedeflenen Tersane İstanbul, dünya turizmi için de önemli bir destinasyon ve çekim merkezi olacak ve ülkemizin turizm gelirlerine katkıda bulunacak. Kamu yararı gereği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından özel proje alanı ilan edilen, içerdiği tarihi varlıkların tespit ve tescilleri, imar planları ve ÇED süreci tamamlanan Tersane İstanbul, İstanbul için son dönemlerin en heyecan verici projesi olarak dikkat çekiyor.

 

AVRUPA VE AMERİKA'DAKİ ÖRNEKLERİ GİBİ KENTE ARTI DEĞER KAZANDIRACAK

 

Günümüzde tersane olarak işlevini yitirmiş durumdaki bu benzersiz alan için geliştirilen Tersane İstanbul Projesi, bugün konumu değişmiş ya da işlevini yitirmiş olan Kuzey Avrupa ve Kuzey Amerika'daki, özellikle New York, Oslo, Hamburg, Londra örneklerinde olduğu gibi liman ve tersane alanlarını dönüştürerek kente artı değer kazandıracak. En büyük hedefi, tarihi, kültürel, ekonomik, turistik ve mimari zenginlikleriyle İstanbul'un uluslararası marka değerine katkıda bulunmak olan Tersane İstanbul, müzeleri, kütüphanesi, yeşil alanları, teknoloji, moda ve tasarım gibi endüstrilere ayrılan ofisleri, gastronomi ve mutfak sanatına özel mekânları, ticari alanları, denizci karakterini vurgulayan marinası, uluslararası seviyede kültür-sanat faaliyetleri ile canlı bir yaşam ve turizm merkezi olarak kurgulandı. Tersane İstanbul'un, Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılı olan 2023'ten hemen önce 2022 yılının sonunda tamamlanması hedefleniyor.

 

HALİÇ TERSANELERİ ESKİ ADI İLE TERSANE-İ ÂMİRE'NİN KISA TARİHÇESİ

 

Eski adı ile "Tersane-i Âmire" olarak adlandırılan Haliç Tersaneleri'nin kuruluşu, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinden hemen sonraya rastlıyor. Kasımpaşa'dan Hasköy'e kadar uzanan bu dev tesisisin inşasına 1455 yılında başlandı. Osmanlı İmparatorluğu'nun yükselme devrinde hızla gelişen tersane, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Hasköy'den Azapkapı'ya kadar uzanan sahada yaklaşık 300 gemi inşa gözü ile dünyanın en büyük tersanesi haline geldi ve Akdeniz'i bir Türk Gölü haline getiren güçlü Osmanlı Donanması bu tersanede inşa edildi. 16. Yüzyılda Tersâne-i Âmire, döneminin en ileri gemi inşa tekniklerinin uygulandığı dünyanın en önemli endüstri merkezlerinden biri oldu. Teknik imkânları, çağına göre oldukça ileri seviyede olan Tersane-i Âmire'de, 1571 yılında İnebahtı'da bozguna uğrayan ve tamamı yok edilen Osmanlı Donanması'nın yerine 5 ay gibi kısa bir sürede 150'den fazla kadırga inşa etmek mümkün olabilmişti.

 

İmparatorluk tersanelerinin faaliyeti II. Meşrutiyet'in ilanının ardından azaldı; Cumhuriyet'in ilanından sonra "Seyr-i Sefâin İdaresine", yani bugünkü Şehir Hatları İşletmesi'ne devredildi. Çeşitli evrelerden geçen tersaneler 1 Mart 1952´de kurulan Denizcilik Bankası T.A.O.´na bağlanmış, 1960 yılından sonra gelişmesini hızlandırarak yeni atölyeler, kapalı çalışma alanları yapılmış, eski binalardan bir bölümü restore edilerek Türk Deniz Kuvvetlerinin modern gemi ihtiyacının bir bölümünü karşıladı.

 

Günümüzde tersane olarak işlevini yitirmiş durumda olan Tersane-i Amire olarak adlandırılan Haliç Tersaneleri, dönemlerine göre 3 ayrı tersaneden oluşuyor. Haliç Tersanesi, Camialtı Tersanesi ve Taşkızak Tersanesi. Haliç Tersanesi, günümüzde "Bilim merkezi" olarak ihya edilirken, Tersane İstanbul projesi kapsamı içerisinde yer alan Camialtı Tersanesi ve Taşkızak Tersanesi, Kültür-Turizm ve Ticaret amaçlı yeni bir destinasyon noktası olarak tarihi geçmişine saygılı, bir şekilde yeniden hayata geçiriliyor.

Editör: Haber Merkezi