Nakit alıcı GMS'ye göre, Kızıldeniz'de Groton adlı konteyner gemisine yönelik Husi saldırısının tekrarlanması da dahil olmak üzere Orta Doğu'daki hareketlilik bölgedeki dalgalanmayı artırdı ve zaten az olan geri dönüşüm tonajı ağustos ayı boyunca daha da kötüleşti.
GMS'den yapılan açıklamada, “Herkesin kafasında beliren umutsuz soru, bu durumun 2024'e kadar / 2025'in başlarında da devam edip etmeyeceğidir. İlginçtir ki, alt kıta gemi geri dönüşüm ülkelerinin, enflasyonun merhametli bir şekilde düştüğünü gören yıkıcı ekonomik durumu azaltmak için bağımsız önlemler aldığını görmemize rağmen, Orta Doğu'daki “savaşın” küresel ekonomik sefaleti nasıl daha geniş bir alana yayacağına ve savaşın yaşandığı devletler için durumu çok daha kötü hale getireceğine tanık olmak üzücü" denildi.
Öte yandan, gemi teklifleri yılın başlarında görülen zirve noktalarından bu yana yaklaşık 60 USD/LDT azaldı. Kuru yük üniteleri şu anda kıta altı destinasyonlarda, özellikle de daha küçük LDT'de Uzak Doğu yapımı, sahip olunan ve işletilen ünitelerde 500 USD/LDT'nin altında seviyeler görüyor.
Büyük LDT gemilerde genel bir kıtlık yaşanırken, bu durum artan sayıda geri dönüşümcünün akreditif ve bankacılık limitlerinin zorlandığı Bangladeş ve Pakistan piyasalarını rahatlatmış olabilir.
Hindistan'da ise son bütçenin açıklanmasından bu yana yalnızca depresif bir hareket görüldü.
GMS, "Alang geri dönüşümcüleri bir yandan yeni kurulan koalisyon hükümetinin yerel altyapı projelerine öncelik vermemesinden dolayı hayal kırıklığına uğrarken, diğer yandan ucuz Çin çeliği ithalatının devam etmesi geri dönüşüm sektörünü etkilemeye devam ediyor" yorumunda bulundu.
Bu durum yerel stoklarda fiyatların düşmesine yol açtı. Bu nedenle, Alang ve Gadani'deki geri dönüşümcüler ucuz Çin çeliği ithalatı nedeniyle kuşatılmış durumda ve tonajda yeniden teklif vermeden önce bekle ve izle modunda kalıyorlar, mantıklı olarak ileride daha fazla düşüşten korkuyorlar.
GMS analizinde, “Çalkantılı bir dönem gemi geri dönüşüm ülkelerini etkisi altına alırken, odak noktası gemi satın almak değil, daha iyi bir yarın umuduyla bir tür küresel barış başlatmak olmalıdır" denildi.