“Eğer dünya tek bir ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu”
“Taşı, toprağı altın” diye boşa denmemiş vesselam. Kayıtlı 15 milyon insanın yaşadığı bir şehir. (Muhtemelen siz de benim gibi bu rakamın daha fazla olduğunu düşünüyorsunuzdur.) Gerçi daha ne olsun? Bu rakam bile İsveç’in, Belçika’nın, Danimarka’nın nüfusundan fazla. Hatta neredeyse dünya üzerindeki 150 ülkeden daha fazla nüfusa sahip.
Mori Memorial Foundation'ın (MMF) dünya çapındaki kentleri belirli kriterlere göre sıraladığı Global Power City Index'in (GPCI) 2018 yılı raporuna göre; İstanbul, dünyanın 44 büyük kenti içerisinde yer alıyor. Öyle ki kültürel etkileşim konusunda 8’inci sıradayken, ulaşım imkanı anlamında 13’üncü oluyor. Direkt uçuş imkanı konusunda ise 4’üncü. Avrupa’dan en çok turist çeken 3’üncü ülkeyken, bu rakam dünya sıralamasında 9’uncu sırada geliyor.
Bitmedi:
Türkiye nüfusunun 18’inin yaşadığı İstanbul, ülkemizin ekonomik anlamda da lokomotifi konumunda. Burada işler tıkırındaysa Türkiye’de işler yolunda demektir. Daha ne olsun?
2018 (Ocak-Kasım) verilerine göre konut satışının 17’si, mevduatın yüzde 43’ü İstanbul’da… 10 şirketten 4’ü burada kuruluyor. Vergi mükelleflerinin 25’i de bu şehirde yaşıyor. Çok uzatmayayım, İstanbul derken Türkiye’yi sırtlamış bir şehirden bahsediyoruz…
Jeopolitik önemine değinmeyeyim, bence ayıp olur… Esasen bu şehirle ilgili daha çok şey yazabilirim ama asıl değinmek istediğim konuya yer kalmaz. Bu yüzden artık lafa girme zamanı.
“Neden olmalı” hatta “Olmaması ayıp”
GİSBİR Başkanı Murat Kıran, Boat Show fuarının açılışında Tuzla Belediye Başkanı sayın Şadi Yazıcı’ya: “Her şeyimiz var. Ama bir fuar alanımız yok” diyerek kente bir an önce fuar alanının kazandırılması gerektiğini söyledi. Bahsettiği yer malumumuz Tuzla. Lazım mı sorusunun cevabını eminim hiçbir denizci “değil” diye cevaplamayacak. Peki, “Elzem mi?” kesinlikle “Evet”…
Sadece denizcilik sektörü için değil. Bence bu şehrin kendisi için gerekli. Dünya sıralamasında yer alan, pek çok insanın gıpta ettiği bir şehirde nasıl olurda Anadolu Yakası’nda bir fuar alanı yapılmaz, inanın aklım hayalim almıyor. Gelelim Tuzla’nın doğru yer olup olmayacağı noktasına. Sabiha Gökçen’e ulaşım açısından akla ilk başta doğal olarak havaalanının yakınları gelebilir ama bu tek bir metro ağına bakar. Kıran’ın da ifade ettiği gibi 5 organize sanayi bölgesine sahip, İstanbul’daki üretimin yüzde 70’inin içinde yer alan Tuzla hem konumu hem de yapısı itibarıyla fuar alanı için çok uygun. Tabii ki takdir idarecilerin. Ancak bence Anadolu Yakası, adı üstünde Anadolu’nun kapısı. Bir değil, iki fuar alanını bile kaldırır.