İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası’nın (DTO), mayıs ayı meclis toplantısı, 9 Mayıs Perşembe günü Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla gerçekleşti.
Meclis Başkanı Başaran Bayrak başkanlığında Oda meclis salonunda gerçekleştirilen toplantıya, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin, AB ve Dış İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Alperen Sağkaya, Sanayi Genel Müdürü İlker Murat Ar, Sanayi Bölgeleri Genel Müdürü Abdurrahman Aydın, AR-GE Teşvikleri Genel Müdürü Muhammed Bilal Macit, Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürü Hüseyin Cahit Büyükbaş, Milli Teknoloji Genel Müdürü Alper Güzel ve Tuzla Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Meclis Başkanı Başaran Bayrak Deniz Ticaret Odası’nın yapılanması ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Bayrak’ın ardından Deniz Ticaret Odası Başkanı Tamer Kıran kürsüye çıktı. Kıran, deniz taşımacılığının, dünya ticaretinin ve küresel ekonominin can damarı ve omurgası olduğunu kaydetti. DTO Başkanı, sektörün sorunlarını 4 ana başlık altında toplayarak bir rapor halinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na sunduklarını ifade etti.
12. Kalkınma Planı’nda Türk deniz ticaret filosunun iyileştirilmesi, filonun geliştirilmesi için uygun finansman modellerinin hayata geçirilmesi hususlarının yer aldığını belirten Tamer Kıran, özellikle Akdeniz ve Karadeniz çanağında bölge ülkelerine rekabet üstünlüğü kuran ve 2024 yılı itibarıyla yaş ortalaması 30’a ulaşan koster filosunun yenilenmesi konusunun önemli olduğunu söyledi.
Yakın bir tarihte bu konuda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Bakanlığa bağlı Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ile yapılan çalışmaları ve mevzuat düzenlemelerini hatırlatan Tamer Kıran, ancak bu kapsamda herhangi bir destek sağlanamadığını ve projenin gerçekleştirilemediğini kaydetti.
Kıran, kredi faiz oranlarının yüksek olması da dikkate alınarak, bankaların kredi vermesini kolaylaştırmak amacıyla koster başına gemi inşa maliyetinin yüzde 80’ine kadar meblağ için KOSGEB tarafından “KOSGEB Kredi Kefalet Desteği” verilmesi halinde şu ana kadar ilerleme kaydedilemeyen projenin hayata geçirilebileceğini belirtti.
“Türk sahipli gemilerden yılda 250 milyon euro alınacak”
Önümüzdeki dönemde denizcilik sektörünün önündeki en önemli konulardan bir tanesinin de yeşil dönüşüm ve beraberinde gelen yeni uygulamalar olacağına dikkat çeken Tamer Kıran, Avrupa Birliği’nin, 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kapsamında bugünkü hesaplamalara göre denizcilikten yılda toplam 9 milyar euro gelir elde etmesi ve Türk sahipli gemilerden de yılda 250 milyon euro almasının öngörüldüğünü kaydetti.
AB’nin, elde ettiği bu gelirin en az 1,5 milyar eurosunu, birliğe bağlı ülkelerin tersaneleri, gemileri ve limanlarının yeşil dönüşümü için harcamayı programladığını ve bu desteklerin verilmeye başladığını kaydeden Tamer Kıran, “2023 yılı itibarıyla ülkemiz gemi inşa sanayi üretiminin yüzde 65’ini yeşil gemiler oluşturmaktadır. Tersanelerimizde üretilen gemilerin yaklaşık yüzde 60’ı Avrupa ülkelerine ihraç edilmekte olup, büyük çoğunluğu yeşil gemilerdir. AB İnovasyon Fonu ile AB tersanelerine verilecek destekler nedeniyle bu üretim ve ihraç potansiyelimizin tamamen kaybolma olasılığı bulunmaktadır. Dolayısıyla Türk Denizcilik endüstrisi, Avrupa Birliği’ne ödediği emisyon izin bedelleriyle sübvanse edilen rakipleriyle haksız rekabetle karşı karşıya kalmıştır” diye konuştu.
Deniz ekonomisinin güçlü olması için destek talebi
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2026 yılında başlayacak Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasından etkilenecek sektörlerin yeşil dönüşümü için AR-GE ve inovasyon çalışmalarına öncelikli destek verdiğini ancak denizcilik sektörünün bakanlığın AR-GE, inovasyon ve modernizasyon desteklerinden öncelikli yararlanamadığını belirten Tamer Kıran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türk Denizcilik endüstrisi, yeşil dönüşüm için AR-GE, inovasyon ve modernizasyon desteklerine öncelikli olarak erişemediği takdirde Avrupa’daki rakipleriyle rekabet etme imkânını kaybedebilir. Tersanelerimize temiz üretim teknikleri, gemilerimize sera gazları emisyonlarını azaltım ve yeni alternatif yakıtlara geçiş, limanlarımıza yeşil dönüşüm için AR-GE, inovasyon ve modernizasyon desteklerine acil ihtiyaç duyulmaktadır. Yaşlanan Türk koster filosunun tersanelerimizde inşa edilecek yeni teknoloji, çevre duyarlı, enerji verimli, alternatif yakıtları kullanabilen düşük emisyonlu gemiler ile yenilenmesi de büyük önem arz etmektedir. Tüm bu nedenlerle, ekonomik ve çevreye duyarlı yeni gemi üretimine yönelik yatırımlara ve bu kapsamda AR-GE faaliyetlerine özel destekler sağlanması, ülkemizde deniz ekonomisinin güçlü ve sürdürülebilir olması için Türk gemi inşa ve yan sanayinin hizmet ve teknolojik kapasitesini arttıracak projelere ilişkin desteklerin de artırılmasını görüşlerinize arz ediyoruz.”
İstanbul’da tarifeli denizyolu toplu yolcu taşımacılığı yapan yolcu motorları ile denizlerde turizm amaçlı hizmet veren ticari deniz turizmi araçlarından söz eden Tamer Kıran, gelişen ve değişen teknoloji kapsamında, bu araçların motorlarının elektrikli tahrik sistemine dönüştürülmesi, yolcu motoru filosunun yenilenerek çevre dostu hale getirilmesi ve yeni nesil yolcu motorlarının inşasına destek verilmesi konusunu da gündeme getirdi.
“Gemi sanayimiz 2,2 milyar dolar ihracat yapıyor”
İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın mayıs ayı meclis toplantısına katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır Türkiye’nin yeni nesil sanayi politikasını anlatan bir sunum gerçekleştirdi. Türkiye’nin 102 teknoparkı olduğunu belirten Kacır, Türk özel sektörünün bin 600’den fazla AR-GE ve tasarım merkezi bulunduğunu, 7,5 milyar dolara erişen ileri teknoloji ve ihracat sayıları 300 bine yaklaşan bir AR-GE ordusu olduğunu kaydetti.
Bakan Kacır sözlerini şöyle sürdürdü:
“257 milyar dolara yaklaşan ihracatımızın yüzde 95’i imalat sanayi ürünlerinden oluşuyor. 241 milyar dolarlık ihracat, imalat sanayii tarafından yapılıyor. Türkiye bugün güneş paneli, ticari araç, çimento, demir çelik üretiminde Avrupa’nın lider ülkesidir. Türkiye beyaz eşya üretiminde Avrupa’da birinci dünyada ikincidir. Otomotiv sanayii 35 milyar dolardan fazla ihracat yapıyor. Gemi sanayimiz 2,2 milyar dolar ihracat yapıyor. Gemi sanayi ihracatımız 20 yıl içinde 450 milyon dolardan bu seviyeye yükselmiş oldu. Gemi sanayi ihracatımız eğer 5 misli yükselmişse aslında Türkiye’nin önünde bu alanda kat edilecek daha çok mesafe var.”
“Bize düşen inovasyon kapasitesini çok daha yükseltebilmek”
Türkiye’de gemi inşa ve yat sektörünün çok büyüdüğünü ve 85 faal tersane bulunduğunu belirten Bakan Kacır şöyle konuştu: “4,79 DWT kapasitesinde 85 tersanede 94 bin emekçimiz istihdam ediliyor. Mevcut kapasite ile üretim hacmini mukayese ettiğimizde kapasite kullanım oranımızın istediğimiz düzeyde olmadığını ifade edebiliriz. Ama nihayetinde geçtiğimiz yıl 73 bin grostonla 24 metre ve üzeri süper yat inşasında dünyada 4. olabilmiş bir ülkeden bahsediyoruz. Bu da aslında bizim başarımızdır. Daha kıymetli başarı Türkiye’nin dünyada ilklere imza atıyor olmasıdır. Türkiye dünyada ilk sıvılaştırılmış LNG yakıtlı römorkörü, elektrikli römorkör, uzaktan kumandalı römorkör, yüze enerji gemisi, hibrit balık avlama gemisini üreten firmalara sahip. Bu inovasyon bizim en büyük gücümüz. Bize düşen de bu inovasyon kapasitesini çok daha yükseltebilmek. Bunu yapabilmek için sanayiye ihtiyaç duyulan alanları temin etmemiz çok önemli. Yalova’da gemi ihtisası da kapsayan bir organize sanayi bölgesi kurduk. 12 yıl içinde yatırım tutarı 185 milyarı aşan ve 60 bin ek istihdam sağlayan 539 gemi yapımı ve onarımı için yatırım teşvik belgesi düzenledik. Bu sanayinin farklı kollarına farklı düzeylerde teşvik veriyoruz. Tersane yapımları Türkiye’de de Avrupa’da da doğrudan teşvik edilmiyor. Bizim tersanelerin modernizasyonuna güçlü teşvik vermemiz gerekiyor. Sadece KDV ve gümrük v ergi muafiyeti sağlıyoruz. Bunu yeşil dönüşüm odaklı olmaları halinde önümüzdeki dönemde çok daha ileri düzeye çıkarmaya dönük çok hızlı bir çalışmayı beraberce tamamlayalım”
Gemi inşasına destek verdiklerini vurgulayan Kacır, “Gemi inşası çalışmalarında tüm makinelerde KDV ve gümrük vergisi muafiyeti var. Gemi inşasında çalışan personelin 18 aya kadar sigorta primlerinin işveren listesi paylarını bakanlık olarak biz ödüyoruz. Gemi yatırımlarını öncelikli yatırımlar kapsamında 5. Bölge teşviklerinden yararlandırıyoruz. Liman yatırımlarını ise bölgesel teşviklerden yararlandırdığımız gibi endüstri bölgelerinde ve 3 milyar liranın üzerindeki liman yatırımlarına stratejik teşvikler sağlıyoruz. Deniz turizmi araçlarını yolcu motorlarının elektrikli tahrik sistemli araçlara dönüştürülmesi konularında birlikte geliştireceğimiz projelere hususi destekler vermeye hazır oluruz” diye konuştu.
Ali Gürün: Sipariş alamamaya başladık
Kacır’ın konuşmasının ardından bazı meclis üyeleri Bakan Kacır’a sorular yöneltip, görüşlerini paylaştılar.
Sanmar Yönetim Kurulu Başkanı Ali Gürün, kurlardaki yüksekliğin ticareti etkilediğini sipariş alımında sıkıntı yaşadıklarını ifade etti.
Gürün şunları söyledi:
“Dünya römorkör ihracatında Türkiye bu sene itibarıyla Çin’i geride bırakarak dünya birincisi olmuştur. Bu bizim ileri teknoloji ile yaptığımız gemilerle ve römorkörlerle mümkün olmuştur. Bu ihracattaki gemilerin tamamına yakını metanol, LNG, elektrik gibi çok üst teknolojili dünyadaki ilk örneklerindendir.
Hayatımızda hiç zorlanmadığımız bir kur probleminin içine girmiş durumdayız. Kurların ihracatımıza etkisi bizim sektörümüzde hemen oluşmuyor. Bizim bir gemiyi alıp teslim etmemiz arasında 2 sene var. Şu anki kurlarla Hollanda ve İspanya’da rakip olarak değerlendirmediğimiz tersanelerin üzerinde teklifler vermeye ve sipariş alamamaya başladık. Karlılığı bıraktık, ne kadar süre dayanabileceğimiz bilmiyoruz. Benim hesabım biz 2 sene dayanabileceğiz. Bu çok hızlı şekilde üretim, taşeron işçi ve mühendis azaltmamıza neden olacak.”
“Yüksek enflasyon problemi önümüzde duruyor”
Gürün’ün konuşmasının ardından söz alan Bakan Kacır, yanıt olarak “Pandemi dönemiyle birlikte dünyada yüksek enflasyon meselesi ortaya çıktı. Bizde de fazlasıyla bu sorun ortaya çıktı. Bu bütün algıyı çok olumsuz etkiledi. Bugün hala yüksek enflasyon problemi önümüzde duruyor. Son dönemde alınan tedbirler enflasyonla mücadelede önemli katkılar sağladı. Bunun önümüzdeki aylarda belirgin şekilde fark edileceğini ümit ediyoruz. Siz dünya ile rekabet ediyorsunuz. Sizin için asıl olan Türkiye’nin risk priminin düşmesidir. Bu mesele adım adım çözülüyor. Fiyat istikrarı yakalandığında yükünüz bugünkünden hafif hale gelecek” ifadelerini kullandı.
Recep Düzgit: Hepimiz istikrar ve düzelme istiyoruz
Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Recep Düzgit de ihracat desteğine ilişkin görüşlerini paylaştı. Düzgit, “2010’un sonunda bir ihale kazanmıştık yapsaydık Türkiye’nin savunma sanayisindeki tek kalemdeki en büyük ihracatı olacaktı. 90 milyon dolar değerinde askeri tanker gemiydi. Çok rekabet olduğu için çok fiyat indirdik. Neredeyse zarar edebilme riski vardı. Bu hem savunma sanayi hem ihracat. İhracat desteği yüzde 10 olsaydı girecektik ama giremedik. O gemi Türkiye’de yapılamadı. Belki o gün olmadı ama çok daha büyükleri oldu” dedi. 2 yılda işçi ücretlerinin arttığını belirten Düzgit, “İhracatımızdan geri kalmayalım. Hepimiz istikrar ve düzelme istiyoruz” dedi.
Yunus Can: Bu maliyetlerle dönüşme söz konusu değil
TURYOL Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Can da söz alarak 1998’den 2004’e kadar tekne yatırımlarını gerçekleştirdiklerini belirterek 6 sene önce Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yetkilileriyle gemilerin ana makinelerinin ve jeneratörlerinin yeşil gemiye, elektrik tahrikli gemiye çevrilmesi için yaptıkları toplantıyı hatırlattı. “Bu çalışmalar o günkü maliyetlerimiz, harcamalarımız ve gelirlerimizle giden bir trend içindeydi. 2014’ten sonra gelirlerimiz serbest piyasa koşullarına göre belirlenmekten çıkartıldı, genel idareye bağlı olarak sübvanse edilmeden irademiz dışında bir duruma getirildi” diyen Can, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelirlerimiz 2014’den sonra ciddi anlamda azaldı, maliyetlerimiz arttı. O günkü toplantılarda bir geminin makine dönüşümü için 1,5 milyon euro tespit edilmişti. KDV teşvikleriyle yapılabilecek bir iş olmaktan çıktı. Bize hibe desteği lazım, bu yapılamadı. Bundan sonra yapılacak olan gemilerde ana makinelerinin elektrik tahrikli makineler olarak yapılması zorunluluğu getirmeniz, mevcutların da çalışmasını sağlamanız önerisini getiriyorum. Bu maliyetlerle dönüşme söz konusu değil.”
Metin Düzgit: İşçilik maliyetleri teşvikle desteklenmeli
Toplantıda söz alan Metin Düzgit de enflasyonist ortamda asgari ücretin dövize göre daha fazla artmasının işçilik maliyetlerini artırdığını söyleyerek geçiş döneminde bu maliyetlerin teşvikle desteklenmesinin faydalı olacağını kaydetti.
Yeşil enerjiye AR-GE desteği talebi
Türk Armatörler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Ergenç de dünyanın karbonsuzlaşmaya gittiğini belirterek yeşil enerji çeşitlerine AR-GE desteği verilmesi gerektiğini belirtti.
Konuşmaların tamamlanmasının ardından Tamer Kıran ve Başaran Bayrak Bakan Mehmet Fatih Kacır’a gemi maketi hediye etti.
7DENİZ