Aden Körfezi ve Süveyş Kanalı üzerinden transit geçiş yapan gemi sayısının geçen yıla kıyasla sırasıyla %50 ve %37 daha düşük olduğu bildirildi. Aden Körfezi ve Süveyş Kanalı üzerinden konteyner gemisi geçişleri %70 oranında azaldı. BIMCO tarafından yapılan son güncellemeye göre, saldırılardan önce Süveyş Kanalı üzerinden yapılan sevkiyatlar dünya ticaretinin neredeyse %10'unu oluşturuyordu.
Geçen yılın kasım ayından bu yana Husi güçleri Kızıldeniz ve Aden Körfezi sularında gemilere saldırıyor ve çoğu gaz taşıyıcısı ve konteyner aralık ayından itibaren bu bölgeden kaçınmaya başladı. Güncellemede Ocak 2024'e kadar çoğu sektörde transit geçişlerde büyük bir azalma gözlemlendiği belirtildi. BIMCO Baş Denizcilik Analisti Niels Rasmussen, "Bu yılın ilk yedi haftasında, Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ndeki limanlardan gelen ve bu limanlara giden kargo hacimleri bir önceki yıla göre %21 düştü" dedi.
Husiler tarafından gemilere yapılan saldırılara ilişkin endişeler nedeniyle ticari gemilerin bölgeden transit geçiş yapmaktan kaçınması nedeniyle bu limanlara gelen gemi sayısı önemli ölçüde azaldı. Kızıldeniz'de gemilere yönelik saldırılar, bölgedeki ülkelerin doğrudan kargo ithalatı/ihracatı yapma kabiliyetlerini etkiliyor.
Alternatif ihracat rotaları yaygın olsa bile, bu rotalara genellikle daha yüksek maliyetle erişilebiliyor, süreleri daha uzun ve kapasiteyle ilgili kısıtlamaları var. Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdün kendi yüklerini örneğin Basra Körfezi'ndeki Dammam üzerinden taşıyabildikleri için Kızıldeniz'den kaçınabiliyor. Güncellemede Mısır'ın Damietta ve İskenderiye gibi Akdeniz limanlarına güvenebileceği belirtildi.
Ancak yeniden yönlendirme konteyner yükleri dışında herkes için zorlayıcı olacak. Diğer ülkelerin Kızıldeniz taşımacılığına alternatifleri yok gibi görünüyor ve kargoyu karadan taşıma girişimleri de zor olacak. Sonuç olarak, Somali, Sudan, Yemen ve Eritre'deki sevkiyatlar bu yıl yıllık bazda %25 düştü.
Cibuti, sevkiyatların şimdiye kadar istikrarlı olduğu bir istisna. Rasmussen, ABD öncülüğündeki bir koalisyonun ve AB tarafından başlatılan yeni bir deniz operasyonunun Kızıldeniz sularındaki gemileri korumak için konuşlandırıldığını söylüyor. Ancak bu saldırılar henüz durmuş değil ve görünüm hala belirsiz. Bir çözüm bulunana kadar, bölgesel ekonomiler bunun maliyetini üstlenecek.