Bugün Anadolu Motor'un Genel Müdürü olan Serkan Eriş'in Anadolu Grubu'yla yolculuğu 1995 senesinde başlıyor. Anadolu Efes'in satış temsilcisi olarak işe başlayan Eriş, içerisinde pek çok görev ve sorumluluğu barındıran 18 yıllık yurt dışı macerasından sonra Türkiye'ye dönüyor. Ağustos 2016'da Anadolu Motor'da Genel Müdür olarak göreve başlıyor. Peki, o günden bugüne, bugünden de yarınlara Anadolu Motor'un rotası ne kadar değişecek derseniz, denizcilik sektöründe adını ve yaptıklarını çok daha fazla duyacağımızı şimdiden söyleyebiliriz.

Sohbetimize, Anadolu Efes'ten sonra Anadolu Motor'la devam eden yeni sayfadan başlayalım mı? Anadolu Grubu'ndaki yolculuğum 20 seneyi bulan bir süreç. Anadolu Efes ile başlayan ve 18 yıl sonra Anadolu Motorla devam eden bir yoldan bahsediyoruz. 18 yıllık yurt dışı macerasından sonra Türkiye'ye döndüm ve yeni bir şeyler yapmak istiyordum. Anadolu Grubu içerisindeki değişim süreci ve benim bu konudaki arzum da Anadolu Efes'ten Anadolu Motor'a uzanan kapıyı araladı. Hiç bilmediğim ve deneyimlemediğim bir sektörde yer almak istiyordum ve bu da oldu. Kasım 2015'te Genel Müdür Yardımcısı olduktan kısa süre sonra Genel Müdürlük görevini teslim aldım. Gerçekten de bambaşka bir sektöre merhaba dediniz. Bu açıdan baktığımızda denizciliğin Türkiye'deki algısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sektör, kuralları açısından hızlı tüketime benzemiyor ama oradan buraya taşınabilecek çok fazla fırsat ve deneyim var. Son 1,5 yıl içerisinde deneyimlediğim ve anladığım kadarıyla sektör bayi yapısı olarak da market olarak da tüketiciye gidiş açısından kendi dinamiği içerisinde kalıp başkalaşamamış. Sektörde 'çok fazla pazarlama gerekmiyor' algısı var ama tam tersi.

Muhteşem fırsatlar olduğu kanaatindeyim. Efes deneyimimin burada bana faydası olacağını düşünüyorum. Çok daha dinamik olan sektörümüzdeki potansiyelin anlatılması gerekiyor. Özellikle denizcilik tarafı. Geçmişte ben de birçok tüketici gibi 'lüks ve pahalı uğraş' algısına sahiptim. 'En iyi tekne arkadaşının teknesidir' lafı da bu algının en güzel göstergesi. Bu algıyı kıracak noktaların tüketiciye yeterince anlatılmadığını düşünüyorum. Biz neyi farklı yapacağız sorusunun cevabı tam da bu. Denizciliğin bir hobi, bir sevda olduğunu ve bunun da sanıldığı gibi pahalı ve zahmetli bir uğraş olmadığını anlatacağız.

Sizce algının nasıl bir değişime uğraması gerekiyor?

Özgürlük… Bu bir lüks değil, bu bir hak esasen. Belirli standartlara ulaşmış her bireyin de hakkı. Teknenize binip, canınız nereye istiyorsa oraya gidebileceğiniz bir hakka sahipsiniz. Sizce bundan daha büyük bir özgürlük var mı? Bu kültürü eğer çocukluktan itibaren yerleştirebilirsek, çok daha farklı yerlerde olacağımıza inanıyorum. Şayet babanın, annenin denize tutkusu yoksa çocuğun da olmuyor. Portekiz, Hırvatistan, Norveç gibi ülkelerdeki potansiyele bakarsak Türkiye'nin Hırvatistan'dan 10 kat daha büyük olması gerektiği gerçeği ile karşılaşırız. Türkiye nüfusunun 25'i tekne sahibi olabilecek durumda ama bunun ancak 1'i tercih ediyor. Bunun da sebebinin önyargı olduğu açık. Şayet sağladığı kazanımı ve maliyetleri iyi anlatabilirsek bu algının zamanla yıkılacağını düşünüyorum.

Burada işin sırrı bunu çok daha iyi anlatabilmekte. Honda ile olan işbirliğinizin nasıl bir katkısı olacaktır?

Esasen bizim atacağımız adımlardan bir tanesi de bu. Honda'nın mevcut portföyünde yer alan ne kadar seçenek varsa hepsini getireceğiz. Eğer burada engel fiyatsa demek ki tüketiciye daha ulaşılabilir fiyatlar sunmamız gerekiyor. Bu sene 4,5,6 beygir motorları portföyümüze katmak da bu sebepleydi. Çünkü bu ürünler çok daha ulaşılabilir fiyata sahipler. Şayet mevzu fiyat değil de algıysa işte o zaman da bunun ne kadar keyifli, arkasında ne kadar özgürlük hissi yattığını, hatta ulaşım anlamında ne kadar iyi bir seçenek olduğunu anlatmamız lazım. Buradan Honda ile olan uzun soluklu ilişkinize değinelim mi? Honda ile 30 yıldır çok sağlıklı bir ilişkimiz var. Geniş bir ürün yelpazesi var. Bütün dünyada kabul gören bir marka. Müşterimize Honda tercihi ile neye sahip olacağını iyi anlattığımızda ortaya şöyle bir artı değerler sıralaması çıkıyor; bütün dünyada takdir gören bir markayı, uygun fiyatla, 5 yıl servis güvencesiyle sunuyoruz. Bu sıralamada Honda ismiyle özdeşleşmiş teknoloji ve en çok tercih edilen tüketici markası olmak da yer alıyor.

Tam da bu noktada hem Anadolu Motor hakkında bilgi alalım mı?

Anadolu motor çok ürün odaklı bir firma. Yaklaşık 50 yıla yakın zamandır piyasada ve Türkiye'de kendi kategorisinde tek dizel üreticisi konumunda. İyi bir üretici ama biz sadece üretici olarak kalmayıp daha çok tüketici tarafında etkin olmayı istiyoruz. Anadolu Motor olarak 200'ye yakın bayi ve 400 servis noktamız var. Bunların yanında 25 tane de marin alanında bayimiz bulunuyor. Marin bayilerimiz de genellikle sahillerimizde yer alıyor. Daha konsantre bir şekilde çalışıyoruz. İşin servis tarafında bugün olduğumuz noktadan çok daha iyi bir yerde olacağız. Keza satış ayağında da öyle. Yılın ikinci yarısında atacağımız adımlar da bunlar esasen.

Son olarak hedefler diyerek sohbetimizi tamamlayalım mı?

Geçmişte Anadolu Motor, Anadolu Grubu'nun içerisinde bir yıldızdı. Çünkü çok yüksek bir talep vardı. Motora, su pompasına, çapaya… Sabah üretip öğlen satıyor. Kapıda kuyruklar var. Bayiler önce ben alacağım diye birbiriyle yarışıyor.. Zaman içinde rekabetin artmasıyla birlikte durum değişti. Ama inanılmaz bir potansiyeli var bu firmanın. Birkaç avantajımız var. Birincisi 3 farklı kategoride iş yapıyoruz. Tek bir iş yapmıyoruz. Hem traktör başlı başına bir iş, hem güç ürünleri, hem de marin tarafı var. Türkiye de inanılmaz potansiyele sahip bir ülke. Gidecek çok yolumuz var. Bizde çok çok önemli diyebileceğimiz yedek parça işi de mevcut. Orada çok hızlı yol alıyoruz. Hem yurt dışından tedarik, hem de yurt dışına satışımız var. Bir yıldır üzerinde çalıştığımız Çin'deki ofisimiz devreye girdi. Hindistan'da bir ofis açmıştık. Oralardan doğru tedarikler sağlayıp onu kendi üretimimizle birleştirip 50'ye yakın ülkeye satmak gibi bir projemiz var. 2020'ye kadar bir yol haritası çizdik. Anadolu Motor, tekrar grubun parlayan yıldızı olacak. Çalışmalarımız ve hedefimiz bu yönde.

7DENİZ - Derya Altuntepe

Editör: TE Bilisim