Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, Bozcaada Beylik Koyu’nda 2014 yılında lodos nedeniyle karaya oturan 40 yaşındaki ˮM/V Mercy Godˮ isimli gemi Aliağa gemi söküm bölgesine götürülmeden geçen nisan ayında bulunduğu yerde söküldü.  Sierra Leone bandıralı, 88 metre uzunluğundaki ve 2 bin 250 groston ağırlığındaki ˮM/V Mercy Godˮ adlı kuru yük gemisi 29 Aralık 2014’te Bozcaada Beylik Koyu’nda karaya oturdu. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, geminin tamir ve kurtarma işlemlerinin maliyetini gerekçe göstererek geminin bulunduğu yerde sökülmesine karar verdi. Bozcaada halkı analiz yapılmadan alınan sökülme kararına tepki gösterip Bozcaada kaymakamlığına dilekçe yazdı. Ancak yazılan dilekçeye ve asbestle ilgili sorulara ayrıntılı yanıt alınamadı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı asbest söküm uzmanı Birol İnam’a ‘asbest atık anvanter raporu’ hazırlattı. Rapora göre, gemide asbest türü izolasyon maddesine rastlanmadı. Bu raporun ardından gemi geçen nisan ayında söküldü. ‘Tahlile güvenmiyoruz’ Bozcaada Forumu Üyesi Fırat Tunalay, asbest raporundaki bilgilerin gerçekleri yansıtmadığını söyledi. “Rapora güvenmiyorum” diyen Tunalay, gemide yapılan tahlillerin noter huzurunda yapılması gerektiğine dikkat çekti. Tunalay, “Sadece asbest değil, diğer ağır metaller de çok zararlı. İnsan sağlığı ve ekosistem için koyun bu sene kapatılarak analiz ve araştırmaların başlatılmasını istiyoruz” diye konuştu. Analizler yapılmadı Kanserojen madde olan asbest, 2010’dan itibaren Türkiye’de yasaklanmıştı. ˮM/V Mercy Godˮda bulunma ihtimaline karşı yetkililerin gemiyi parçalamaları ve uzmanlar tarafından analizlerin yapılmaması Bozcaada halkını tedirgin ediyor. ‘Denize girmeyin’ uyarısı ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü’nden araştırmacı Özgür Emek İnanmaz, parçalama işlemi yapılan gemiye işlem öncesi ve sonrasında gerçekliği olan bir tahlil yapılmadığına dikkat çekti. Deniz canlılarını içeren ekosistemi ağır zarara uğratan metallerin ve asbestin kalıntılarının temizlenmesi için tahlil ve analizlerin derhal yapılması gerektiğini belirten İnanmaz şunları ifade etti: “İnsanların bölgede denize girmelerini durdurmalılar. Dipteki canlılar geniş bölgeyi etkiler. Bu gemi, ufak bir kirlilik kaynağı değildi. Söküm aşamasında gereken tedbir alınsaydı ve izole edilseydi kirlilik yayılmayacaktı. Denizin üst tabanında sürekli bir akış olur ama dip tabanında ağır metaller uzun yıllar kalır. Dip canlılarına yapışan metaller de diğer canlılara yapışır ve onların kendini temizlemesinin süresini araştırmalar yapılmadan söyleyemeyiz.” 7DENİZ

Editör: Haber Merkezi